1402
Sevgili Ayşe Böhürler,
Yazında adı geçenlerin pek çoğu ile tanışırım.
Yazında 1402’likler demişsin ya, bildiğin kadarıyla bu konuyu biraz açar mısın? Ben de bir 1402’lik oldum vaktiyle.
12 Eylül 1981 sonrasıdır.
Ulaş Karacalar köyümdeki öğretmenlik yıllarımın ardından Ankara’ya gittiğim, tahsilime devam ettiğim, devam etmeye çalıştığım yıllar.
Bu yazın için teşekkürler.
Sevgi ve selamlarımla.
YAKUP ÖĞRETMEN
***
(GÜNLÜK, 30 Temmuz 1978)
Radyodan akşam haberlerini birlikte dinledik. Sıra öğrenci affı konusundaki habere geldi. Hepsi konunun benim için çok önemli olduğunu bildiğinden ilgiyle dinliyorlar. Haberden açıkça anlaşılıyor ki “Yaagup ortmen Angara yolcusu.”
İçim sevinçle doluyor ama lojman odasına da bir hüzün çöküyor bir anda, çok alışmıştık birbirimize.
“La niidecan Angara’ya anarşitlerin, gominislerin içine gidip? Otur oturduğun yerde. Baarözü’nün ooretmeniynen de everek seni, çıft maaş, gözel gözel otur,” diyor Seferaa. (Sefer Ayten)
Garpız Memed dalga geçiyor. (Mehmet Yıldız)
“Hoca okuyup böyüğ adam olacak heralım. Böyüğ adam olur bizleri unudursun deel mi?”
Yarın Ankara’ya gidip işin aslını astarını öğrenmeliyim.
Maaşa birkaç gün var, param bitmiş. Muhtar Ahmet’ten (Ahmet Kanmış) yüz lira borç alıyorum. Nereden bulur bilmem, pantolon cebinde her zaman bir tomar parası olur, varlıklı adam.
Öğrenci affı gereğince okulumda kaydımı yeniletip bakanlığa Ankara’ya atanmam konusunda başvurumu yapıyorum ve cevabını beklemek üzere Sivas ’a, Karacalar köyüme dönüyorum.