Tarih: 28.04.2023 06:56

AĞIT TÜRKÜLERİMİZ

Facebook Twitter Linked-in

GÖBEK ATTIRILAN HÜZÜNLÜ / AĞIT TÜRKÜLERİMİZ

Türkülerimizin bir kısmı hüzünlü, ağıt türkülerdir. Bir kısmı ise oyun havası, oynak türkülerdir.

Ağıtlarımızda hüzünlenir, bazen dinler ve ağlarız.

Oyun havalarımız ise bilindiği gibi Anadolu’da düğünlerde bayramlarda bizi neşelendiren, halay çektiren horon teptiren türkülerimizdir.

Meselâ bir Urfa türküsü olan ve vaktiyle İbrahim Tatlıses’in söyleyip meşhur ettiği Dam Üstünde Un Eler türküsü gibi.

“Dam üstünde un eler, tombul tombul memeler Memeler baş galdırmış, gavuşmuyor düğmeler Zalım oy gelin zalım, zalım, zalım”

***

Ancak öyle ağıtlarımız, hüzünlü türkülerimiz var ki bunların bazıları günümüzde oyun havasına dönüştürülmüş, eğlence mekânlarında, barlarda, türkü barlarda göbek attırır hâle getirilmiş.

Bana göre bu bir kültür erozyonu, kültür dezenfermasyonudur ve uzun yıllardır beni üzer…

Bunlardan ilk aklıma gelenler: Osmanımın Mendili, Burçak Tarlası, Yüksek Yüksek Tepelere Ev Kurmasınlar, Hey Onbeşli… Daha pek çok var. Hey Onbeşli ağıt türkümüzü en sona bıraktım.

***

Osmanımın Mendili

 

Bir Denizli türküsüdür. Osman askere gitmeden önce sevdiği ile nişanlanmıştır. Askere gider, bir gün köye Osman’ın şehit olduğu haberi gelir ve yavuklusu bu ağıtı yakar.

Osmanımın mendili saman da sarısı of of,

Osmanımı vurdular gece yarısı.

Osmanımı vuranlar gahpeyidi hepisi,

Osmanım Osmanım zeybek Osmanım,

Osmanıma gıyanlar olsun düşmanım.

Haydi gelin bu hüzünlü türkümüzle göbek atın atabiliyorsanız. Ama günümüzde göbek havası…

 

***

Burçak Tarlası

Bir Tokat türküsüdür.

Şehirli bir genç kız İstanbul’da tanıştığı, İstanbul’da askerlik yapmakta olan, Tokat’ın bir köyünden olan birine Âşık olur, flört ederler ve evlenmeye karar verirler.

Gencin askerliği bitince Tokat’taki köye gidip evlenip oğlanın ana babasıyla berâber yaşamaya başlarlar. Aile çiftçilikle uğraşmaktadır ve şehirli nârin genç kız tarlaya burçak yolmaya götürülmeye başlanır Kızcağız ne yapsın, çâre yok.

Kayın pederi zengindir, burçak tarlaları vardır. Her sabah erkenden kaldırılıp burçak yolmaya götürülmektedir ve o nârin elleriyle sabahtan akşama kadar burçak yolar ve bu hüzünlü türküyü söyler:

 

Sabahtan kalktım, ezan sesi var,

Ezan da sesi değil yâr yâr, burçak yası var.

Bakın şu deyyusun kaç tarlası var,

Aman da kızlar ne zor imiş burçak yolması

Burçak tarlasında yâr yâr, gelin olması.

Eğdirme fesini yavrum, kalkar giderim,

Evini başına yıkar da giderim.

 

Elimi salladım, değdi dikene,

İnkisar eyledim yâr yâr, burçak ekene.

 

Haydi gelin bu hüzünlü türkümüzle göbek atın atabiliyorsanız. Ama günümüzde göbek havası…

***

 

Yüksek Yüksek Tepelere Ev Kurmasınlar

 

Bir Edirne türküsüdür. Genç kız, Edirne’nin bir köyünden beş on kilometre ötedeki başka bir köyden birine âşık olur ve o köye gelin gider. Henüz çok küçüktür ve ana babasını, kardeşlerini, köyünü, oradaki yaşamını çok özler ve bu türküyü yakar:

Yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar Aşrı aşrı memlekete kız vermesinler Annesinin bir tanesini hor görmesinler

Uçan da kuşlara mâlum olsun, ben annemi özledim, Hem annemi hem babamı, ben köyümü özledim.

Babamın bir atı olsa binse de gelse, Annemin yelkeni olsa açsa da gelse, Kardeşlerim yollarımı bilse de gelse,

Uçan da kuşlara malum olsun, ben annemi özledim, Hem annemi hem babamı, ben köyümü özledim.

 

Haydi gelin bu hüzünlü türkümüz eşliğinde göbek atın atabiliyorsanız. Ama günümüzde göbek havası…

***

 

Hey On Beşli

 

Bir Tokat türküsüdür. Büyük zaferimizle sonuçlanan Çanakkale savaşımız esnâsında 15 yaşın üstündeki eli silah tutan herkes vatan savunması için askere çağırılmıştır. Yıl Bin Dokuz Yüz On Beştir.

Çocuklar, gençler, yetişkinler vatan savunması için orduya katılıp Mustafa Kemal komutasındaki ordumuza katılırlar.

Bu türkü o yıl savaşmaya giden ve bir daha geri dönemeyen şehit askerlerimiz için yakılmıştır.

 

Hey onbeşli onbeşli, Tokat yolları taşlı Onbeşliler gidiyor,yârimin gözü yaşlı

Aslan yârim kız senin adın Hediye Ben dolandım, sen de dolan, gel beriye Fistan aldım endazesi on yediye.

Gidiyom gidemiyom Sevdim terkedemiyom

Sevdiğim pek gönüllü Gönlünü edemiyom

 

Haydi gelin bu hüzünlü türkümüz ile göbek atın atabiliyorsanız. Ama günümüzde göbek havası…

***

Ağıtlarımızın, hüzünlü türkülerimizin günümüzde eğlence mekânlarında, türkü barlarda göbek havası olarak çalıp söylenip insanları oynatması benim içimi acıtıyor. Sizin?

(Yazı: 22.04.2013, Yakup Kıvrak)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —