Aydınlığın Yolu…

Aydınlığın Yolu…

...

Aydınlığın Yolu…

Sivas’ta “Kitap Fuarı” şenliği var…

Yayınevinin daveti üzerine birazdan İzmir’den Sivas’a kitap fuarına katılmak ve kitaplarımı imzalamak için eşimle birlikte yola çıkacağız…

İçimdeki tarifsiz huzurun, uzun yıllar sonra tekrar Sivas’ımızı görmek, hem de Sivas halkının kitap okuma arzusunu birlikte yaşamak olduğunu biliyorum…

Doğduğum evimizi, sokaklarını, top koşturduğumuz toprak sahamızı, çocukluk ve gençlik arkadaşlarımı…

Okuduğum okullarımı görme isteğim, yıllar sonra bile önünden geçmek, yürümek…

Yüreğimin bir köşesini şimdiden doldurmuştu…

Evimiz iki katlı, küçük bahçeliydi…

Bahçemiz kırmızı, sarı, beyaz güllerle doluydu.

Bahçenin ortasında üzeri çiçek desenli naylon örtülü küçük bir masamız vardı.

Masanın etrafında toplanırdık. Kardeşlerimle ne güzel anlaşır ve eğlenirdik.

Bahçe duvarına astığımız radyomuz hiç susmazdı…

Rahmetli annemin de çok sevdiği sanatçı Nesrin Sipahi söylerdi: Biraz kül biraz duman o benim işte…

Ben yola çıkmadan bu düşüncelerimi akıl defterime karalarken, eşimde yol hazırlığındaydı…

Böyle zamanlarda onu bir telaş alırdı…

İkimiz de aynı memleketliydik.

İkimizi de Sivas’a giderken de gelirken de içimizi bir hüzün kaplardı…

Kitap sever dostlarla tanışmak yiğit, mert sıcak kanlı hemşerilerimle söyleşi, muhabbet yapmak, onlara kitaplarımı anlatmak beni çok mutlu edeceğinden eminim…

Her imza günümün ardından hep aynı duyguları yaşadığımı biliyorum…

Tarçın…

Evimizin kıymetlisi…

Soğuk bir kış günü akşamı, Türkçe öğretmeni küçük oğlum okul çıkışında onu kapı önünde donmak üzere görmüş…

Eve geldiğinde paltosunun cebinden bir kedi yavrusu çıkartıp hanımla benim avuçlarımıza bıraktı. Küçücük, minnacık. Sütlü kahve tüyleriyle çok tatlı ve sevimliydi…

Hepimizin sevgisini kazanmıştı. İsmini Tarçın koyduk…

İki oğlumuzda evlenip yeni yuvalarına gittiler…

Biz hala Tarçınla birlikteyiz…

Tarçın huzursuz…

 

Birkaç günde olsa ayrılacağımızın farkında…

Odanın içerisinde dönüp, dönüp duruyor…

Bakışlarıyla beni bırakmayın diyor…

Birazdan oğlum Tarçını birkaç gün evinde misafir etmek için gelecek…

Bir kedi sevdim, sokaktaki tüm kedileri fark eder oldum…

 

Bir kitap bir insan…

Kitap okuyanlar farklı olur…

Güçlü bir hafızaya sahip olur…

Kelime hazneleri geniş olur…

Kitap vazgeçilmez bir yol göstericidir…

 

Hayatı doğru okumaktır…

İfade yetenekleri yüksek…

Empati ve betimlemeleri anlamlıdır…

Kitap hayatınızın kalitesini değiştirir…

 

Boş çuval gibi, her bırakılan yerde yığılıp kalmak yerine…

Kitap okuyarak; kendimizi geliştirebilir, ruhumuzu dinlendirebiliriz…

 

Adaletsizliğe, haksızlığa karşı dik durup…

Özgür ve mutlu yarınlar için umutlarımızı tazeye biliriz…

 

 

Kitaplar insanları birleştirebiliyorsa…

Aydınlık yarınlar için kitap kokusu insanları buluşturabiliyorsa…

Bu kültür yolunda bir haykırış…

Özgürlük ruhunun yükselişi değil midir?

 

Haydi hep birlikte…

Cumhuriyetin, aydınlık kültür yolunda kitap fuarında buluşalım…

 

 

Selahattin Süzer Şair/yazar



Anahtar Kelimeler: Aydınlığın