Fakir ve yoksul kişiler, maddi gücü olmadığı halde, gösteriş yapmak için olmadık çaba içine girerler. Ancak bu davranış onları yüceltmez, gülünç duruma düşmelerine yol açar. Kişi kendi maddi gücünü bilerek hareket etmeli ve çevresindekilere karşı kendini mahcup duruma düşürecek davranışlardan sakınmalıdır. Ülkenin önceliklerinin gerçeklerle örtüşmesi gerektiğine inanıyorum.
Geleceğe umutla bakabilmenin tek çıkar yolunun; önceliklerin sağlıklı bir şekilde belirlenmesi ve ülkeyi geleceğe hazırlayacak olan yatırımların önem sırasına göre hayata geçirilmesine bağlı olduğunu biliyorum. Özellikle bizim gibi kişi başına milli gelirin asgari seviyede olduğu ülkelerde önceliklerin sağlıklı belirlenmesi icap eder. Ülke insanının karnı tok, sırtı pek hale geldikten ve geçim seviyesi yükseldikten sonra düşünülmesi gereken sükse yapmanın; mevcut ortamda tercihlerin en başına alınmasının; gerçeklerle örtüştüğüne inanmıyorum.
Ülkemizde işsizlik zirve yapmış, insanlar karın tokluğuna çalışmaya mahkûm olmuş, devletin gelir getiren kurumları Varlık Fonuna aktarılmış bir toplumda sükse yapmak için fakir fukaranın ekmek parasını ve alın terini harcamak pek samimiyetle bağdaşmıyor Üniversite mezunu gençlerin yüzde otuzu işsiz ve aldıkları kredileri ödeme zorluğu yaşarken ve hayata yeni tutunacak olan bu yavrularımız geleceğe umutsuz bakarken sükse yapmak kime ne kazandıracak?
Eskilerin “Ayran bulamaz içmeye, Faytonla gider tuvalete” diye bir sözleri var. Şu andaki gösterişe yönelik ve sükse yapma arzumuz bu deyimle bire bir örtüşüyor. Üretmeyen, ürettiğini pazarlayıp nakde çevirmeyen, borçları değil borç faizlerini bile borçla ödeyen bir toplumun sükse yapması sadece kendimizi kandırmak olabilir
