Sivas Belediye Başkanı Aday Adaylarına Birkaç Açık Soru:
Reis´in hatırı ve "beka" meselesi bir tarafa. Onlar şuracıkta bir dursun. Konumuz yerel seçim olduğu için sorularım da bu bağlamda olacaktır. Sorularıma geçmeden önce aslen Sivaslı olup İstanbul´da yaşayan ve sıla-i rahim için üç beş günlüğüne gelen değerli bir dostum şehir için şöyle bir gözlemde bulundu: "Ben görmeyeli şehrin Sivas Lisesi´nden yukarısındaki mahalleler ilgisizlikten ?varoş? haline dönmüş. Yerel yöneticiler sanki şehir, Bağdat Caddesi ve İstasyon Caddesinden ibaretmiş gibi davranmışlar. Yazık olmuş Sultan Şehre!" Şehirde yaşayanlar olarak pek fark etmediğimiz veya umursamadığımız bu yerinde ve bir o kadar da doğru gözlemden hareketle, seçim sath-ı mailinde isabetli karar verebilmem için geçmişe dair bir değerlendirme yapmam iktiza ediyor.
1- Sözü edilen varoş mahallelerinden birinde yaşayan ve ihmal edilmişlik psikolojisi ile soruyorum: Ulaşım başta olmak üzere şehrin en güzide ve en merkezi yerindeki Numune Hastahanesi´ni en olmayacak bir yere taşıyarak, yapay bir cazibe merkezleri oluşturmak suretiyle haksız kazancınızı -ki buna kapitalist literatürde ?rant? deniliyor- onaylamak ve bu yağlı ballı halin devamı için mi oy vereyim?
2- Nedenini tam olarak anlamamakla beraber, kişisel ihtiraslar, beceriksizlik, plansızlık, ön görüsüzlük ve ?rant? kavgası nedeniyle kangrene dönüşen ve bir türlü çözülemeyen şehrin göbeği ve güzide bir yerinde çöplüğe dönüşen Eski Sanayinin içler acısı ve mezbelelik halinin devam etmesi için mi oy vermeliyim? Kimse plan proje yaptık, bu konuyu halledeceğiz filan demesin! Aradan gecen 10 yıl ve iki farklı iktidar süresinde halledilememiş bir konu için boş laf dinleyecek mecalim kalmadı.
3- Tarihi Meydan Hamamı´nın tam tamına 30 yıl önce yapılan çevre ve kaldırım düzenlemesi neden tarihi esere uygun bir şekilde yenilenmez, bir türlü anlamış ve anlamlandırabilmiş değilim. Oradan her geçtiğimde kargaşadan, trafik ve park düzensizliğinden ve çöplük görünümündeki iğrenç durumdan son derece müteessir olurum ve başta esnaf olmak üzere bu iç karartan görüntüden galiba kimse rahatsız olmuyor diye düşünürüm! İmdi şehre asla yakışmayan bu görüntünün devamı için mi oy vereceğim?
4- Sebze Hali bu şehir için hem otantik bir alış-veriş merkezi olup hem de turizm rehberlerinde üç yıldız ile işaretlenmiş, mutlaka görülmesi tavsiye edilen sembol bir mekândır. Ayrıca bilen bilir burada kapitalizmin tapınağı AVM´lere inat gıda başta olmak üzere yaklaşık 500 kalem ürün bulabilmek gibi bir imkân sunar müdavimlerine. Bu mekânın bir başka özelliği de Türkiye´de üç adet olmasıdır. Bir tanesi Ankara Ulus´da bir diğeri de hafızam beni yanıltmıyorsa Elazığ´dadır. Bu güzide mekân için 30 yıldır bir projeden bahsedilir ama ne hikmetse bir türlü realize edilemez. Sözü edilen proje ise; bu orijinal mekânın kökünden kazınarak silip süpürülüp çöpe atılması ve yerine modern bir binanın kondurulmasıdır. Benim fikrim ve önerim -şayet kulak veren olursa- şehrin sembollerinden biri olan bu mekânın muhafazası ve Ulustaki örneğinde olduğu gibi asma çatı ile üstü örtülerek rehabilite edilmesidir. İnşallah yıkmak yok etmek gibi bir katliam yapılmaz! İmdi soruyorum. Buranın kaldırım ve çevre düzenlemesi ve dahi hakkıyla temizliği neden yapılmaz? Her yolum düştüğünde kırk yamalı kaldırımlarında yürümekte zorlandığım gibi park kargaşası ve bırakın medeni insanları bedevilere bile yakışmayacak çevre kirliliği devam etsin diye mi oy vereceğim?
5- Eski Buğday Pazarı bir zamanlar şehrin ekonomisinin kalbinin attığı bir mekân idi. Yenisi yapıldığından terk edildiği için bakımsız bir hal aldı. Sayın Osman Seçilmiş´den bu yana burası için de bir proje yapıldığından bahsedilir, hatta bir maket filan da göstermişlerdi bize. Ancak ne menem bir proje ise bir türlü gerçekleştirilemedi. Burasının kaldırım ve çevre düzenlemesi Osman Seçilmiş (rahmet ola) zamanından kalma ve yıkacağız-yapacağız diye bunca zamandır bir türlü yenilenmedi. Şehrin en merkezi ve en işlek yerlerinden olan bu semtin bakımsız halinin devamı için mi oy vereceğim?
6- Yunus Emre ve Esentepe Mahallerinin kaldırım ve asfaltı ?kentsel dönüşüm? bahanesi ile yenilenmedi. Şehrin tamamının asfaltı yenilenmesine rağmen bu iki mahallenin asfaltı parça pintik, kırk yamalı bohça gibi. Mübalağa olmasın 10 m2 de 10 yamalık var. Kaldırımlarına ise tam 30 senedir el değmedi. Yürürken esik-dirsiğe takılıp da düşmemek için epey bir maharet gerekiyor. Yapmayın etmeyin bu proje hemen bugünden yarına olacak bir şey değil dememize rağmen bir türlü sesimizi duyuramadık. En nihayet tasarruf tedbirlerinin kadrine uğradı bizim asfalt. Sırf bu yüzden bile oy vermeyi protesto edebilirim. Çünkü bozuk kaldırımda yürümek asabımı da bozuyor. Ayrıca Ali Baba Mahallesinin perişanlığına ve ihmal edilmişliğine hiç girmiyorum!
Not: Bu hususları defalarca sosyal medyadan dile getirmiş olmama rağmen kimseye sesimi duyuramadım. Son olarak Belediye de yetkili ve etkili bir dostum, biliyorsun bütün bu yerler için projelerimiz var. Eğer senin dediğin bu düzenlemeleri yaparsak ?israf? olur dedi. Gözümü yaşartan bu gerekçe için cevaben: ?iyi hoş söylüyorsun da benim bu isteklerimin size maliyeti bir aylık ?temsil? giderleriniz kadar bile değildir. Oradan kıssanız olmaz mı? oldu.