İlimizin mülki idarecileri, restoran-kafe-otel vb.alanlarda bir aksaklık görmüş olacaklar ki,atılım üzerine atılım yapıyorlar. Uzun zamandır Sivas Belediyesi, son yıllarda da İl özel idaresi,restoran?kafe- otel işletmeciliğinde piyasa ileyarışır hale geldiler.
Resmi kurum ve kuruluşların ve bunların iştiraklerinin hizmet sektöründe faaliyet göstermesi tecrübelerle görülmüştür ki, kaynak israfından başka bir şey değildir. Kanaatimce kamu kaynakları daha üretken alanlara harcanmalı ve öncelikler daha iyi belirlenmelidir. Aslında mülki İdarecilerin kamu kaynaklarını yerinde kullanamama sorunu, sadece bizim memleketin değil, ülkenin dillendirilmeyen en önemli sorunlarından biridir.
Örneğin Melih Gökçek´in 750 milyon dolar harcadığı Anka park eğlence merkezi, trajik bir örnek olarak şimdiden tarihte ki yerini almıştır. Almıştır almasına da, bu ülkede bunların hesabını soracak bir mekanizma maalesef kalmadı veya hiç olmadı.
Malumunuz, İl özel idaremizin en büyük işletmesi Yıldız dağı kayak merkezi. Otelinden, kafesine telesiyejinden, kıyafet-kayak kiralama işine, dağ konuk evinden, paten pistine yok, yok? Ancak küçük bir sorun var ki, bu işletmeler bomboş ve çalışmıyor. Anlayacağınız, ha bire cepten yiyor. Buranın yapımına kaç lira harcandı ve bu işletmenin yıllık işletme karı-zararı nedir, hala bilinmiyor. Harca babam, harca? İyi de harcanan para, kimin parası?
Geçtiğimiz günlerde, özel idaremiz tarafından yeni kültür merkezi yanında yaptırılan bir tesise gittim.Binanın cephesinde ?kış sporları eğitim merkezi? yazıyordu. Binanın dış görünümü, insanda ciddi ve özel bir eğitim merkezi algısı uyandırıyor. Ancak binanın içine girdiğinizde, rahatlıkla ?Yıldız dağı fare doğurmuş?diyebiliriz..
Simülasyon merkezide denilen yerin tamamı 150-200 metrekare. İçinde 35-40 metrekarelik plastik zeminli bir paten pisti ve 6-7 metre boyunda, halıdan yapılmış, kayak pisti görünümlü, meyilli bir rampa var. Yedi milyon lira para harcanmış!.Başında iki görevli bomboş duruyor, başka dakimse yok. 10 dakikası 15 lira! Saati 90 lira. Öyle herkesin gidip kolayca simüle edebileceği bir yer değil.
Bu bölümün hemen yanındaki bir kapıdan, adı Meva olan restorana geçiliyor. Dışarıdan bakınca oldukça büyük görünen bu binanın geriye kalanı meğerse restoran ve kafe imiş.Anladığım kadarı ile tesisin resmi durumu kayak simülasyon merkezi, gayrı resmi durumu restoran-kafe. DoğrusuRestoran oldukça şık ve güzel tasarlanmış. İki porsiyon pide, bir porsiyon içli köfte ve bir su 64 lira. Akşam ve yemek saati olmasına rağmen koskoca mekânda 2-3 masa olması,boşuna değil anlaşılan.
Hizmet sektörünün devlet işi olmadığını biz biliyoruz da, şehir idarecilerinin işletmecilikhevesleribir türlü bitmek bilmiyor. Nedense, her gelen mülki idareci şansını denemekten vazgeçmiyor. Zamanında özel idareye ait olan büyük otel, milletin parasıyla yapılmış olmasına rağmen işletilemedi ve sonunda yok parasına satıldı gitti.Yani bina yapmak başka bir şey, işletmecilik bambaşka bir şey. Buraları şirketlerimiz işletiyor, özel sektör sayılır diye düşünülüyorsa, yine yanılıyorlar. Siz,bu tür yerler sürekli zarar edince canı yanan birileri var mı, ona bakın.
Belki de esnaf, tüccar gereğini yerine getiremediği için belediye ve özel idare, şirketleri aracılığı ile lokantacılık-kafe-otel işletmeciliğine soyunuyor. Demek ki bizim esnafta bir sıkıntı var. Hiç bir esnaf veya bunların teşkilâtları, odaları bu konuda tek kelam dahi etmiyor. Bir alınganlık belirtisi dahi göstermiyor. Ne kadar enteresan değil mi?
Oysa aynı esnaf odası Konya merkezli bir dönerci zinciri 8-10 liraya kaliteli ve ucuz döner satınca hemen tavır alıyorve tepki koyabiliyor. Demek ?sen ucuza döner satıyorsun, seni şöyle yaparız, böyle yaparız? diye, resmi yazı bile gönderebiliyor.
Şehrin mülki idarecilerinin kamu kaynaklarını bu tür işlerde kullanmaları bence doğru değil ama belki deesnafın tüccarın durumlarını görünce,kendilerini lokantacılık yapmakonusunda haklı görüyor olabilirler. Demek ki, ihtiyaç hâsıl oluyor?
Tacettin KEPENEK