Tarih: 26.03.2023 14:19

Bir SİVAS Hatırası...

Facebook Twitter Linked-in

1965 li yıllarda Garabet usta da ailesiyle beraber İstanbul´a göç kararı almıştı. Hazırlıklar tamamlanmış, tren biletleri alınmış, hareket edecekleri günü beklemekteydiler.

Nihayet o gün gelir ve tren istasyonuna doğru yola çıkarlar. Garabet Ustanın kronometreli güzel bir kol saati vardı. Yolda saatine bakar ve trenin hareketine daha çok zaman var, siz istasyona gidin ve beni bekleyin der.Ben çarşıya gidip bazı arkadaşlara veda edip istasyona gelirim der...Ailesi ise istasyonda devamlı sağa sola bakınır fakat Garabet ustayı göremez. Aile, ne yapalım alınmış biletleri yakamayız der ve trene binerler. Onları yolcu etmeye gelenlerden biri ben Garabet ustanın şimdi nerede olduğunu bulurum der. Başlar birkaç yere telefon açmaya.Evet onun nerede olduğunu bulmuştur ve Garabet ustanın arkadaşlarına durumu izah eder.

Hemen onu bir taksiye bindirin ve Sivas´tan sonra gelen ilk istasyona doğru yola çıkarın der. Tren ailesiyle beraber hareket etti der ve tren o istasyona ulaşmadan, taksiyle oraya varmaya gayret edin der. Arkadaşları bu durum karşısında istemeyerek masa sohbetini keserler ve hemen bir taksi çevirirler.

Bir yanda tren gidiyor, obur yanda son surat taksi gidiyor. Adeta birbirinden habersiz yarışa cıkmış iki araç gibiler. Evet taksi yarışı kazanmış ve tren gelmeden o istasyona ulaşmıştı.

Kapılar açılır ,yolcular binerler fakat Garabet ustada bir hareket yoktur. Arkadaşları, haydi onları bekletme bin derler. Fakat Garabet usta yine direnir ve ben gitmeyeceğim der.

Haydi olmaz bin derlerse de , o ayaklarını yere bastırır ve ben Sivas´tan uzak hiçbir yere gitmiyorum der.

Arkadaşları zorlar, Garabet usta karşı koyar, tren bir yandan kalkış düdüğünü öttürür. Bakarlar ki olacak gibi değil, arkadaşları dört kişi birden Garabet ustayı karga tulumba kaldırdıkları gibi kapıdan içeri sokarlar ve artik trenin kapıları da kapanır.

     Artin KORKOR / Sivas´tan Kopamayanlar (SİVAS POSTASI)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —