Ayağındaki paramparça lastik ayakkabısıyla oğlunu yolculayan yaşlı amcanın duruşunu modern çağın barbar aymazları anlayabilecek mi? Ağzı bir an boş durmayan, yemek için yaşayan, mağaza mağaza dolaşan, vitrinlere tapınan toplumun kantarının, bu destansı hikâyeyi tartamayacağı gözlemleniyor.
Madende karın tokluğuna köleliğe mahkûm edilenlerin yaşamları kare kare yürekleri dağlamaya devam ediyor. Yaşlı bir amcanın oğlunun cenazesini yırtık kara lastik ile uğurlaması, vicdanı olanların vicdanlarını kanattı.
Kendi halinde ekmeğinin onurlu mücadelesi için yaşayan bu insanların, modernmiş gibi gözüküp aslında barbarlığın dibine vurmuş bizlere, ders gibi görüntüleri her yerde konuşuluyor.
Sadece kendisi için yaşayan, paylaşmayı aptallık sanan, ağzı bir an boş durmayarak çöp kovası gibi ne bulursa midesine indiren, boş boş konuşan, okumayan yazmayan, insanlık adına zerre kaygısı olmayan, mağaza vitrinlerine tapınan, 0-7 yaş zekâsı espri kalitesi olan kadın günlerinin müdavimi, çekirdek eşliğinde maç seyredip nara atan zavallı acınası son çağ insanoğlunun, sadelik ve az ile yetinme soyluluğunu ne zaman anlayacağı ise merak konusu.