16 Ağustos,ta güneş doğarken kervanımızla sivas tan ayrıldık. 15 dakika sonra Kızılırmak üzerinde ki 18 gözlü kesme taşlardan yapılmış muhteşem bir köprüden geçtik. Yaklaşın bir saat Sivas ın verimli bir vadisinde yolculuk yaptıktan sonra yol,hiç bir insan yerleşmesinden iz olmayan çıplak dağlar arasında güney doğuya yöneldi. Sivas tan 8 saat bir yolculukla 60 Haneli Türk köyü Deliktaş a vardık. Deliktaş köyü vergiden muaf bir köydür. ;Fakat bu ayrıcaliğa karşılık yolculara Malatya sınırına kadar sıklıkla rastlanan eşkiya saldırılarına karşı bir eskort sağlamak la sorumludur. Eskorttakiler ,bu iş için yolculardan hiç bir üçret talep etmezler. ,sadece bahşiş adıyle bir kaç kuruş kabül edebilirlrr. Burada hiç bir şekilde ödeme yapılmamasında ayrıca Deliktaş ında misafir perverliğinin de payı vardır. .Ağanın misafir konağına açilan geniş bir kapının üzerinde ,iri Türkçe karekterlerle duygulandırıcı ve hayranlık verici bir yazı vardır. "Esirgeyen ve bağişlayan Allahın adıyle buraya tüm -yolcular yabancılar kabül edilir. Bir yabancının /yolcunun vatanı .mevkiisi (rütbesi )dini ne olursa olsun bu konakta üçgün müddetle tek kürüş para ödemeden yedirilir içirilir."
Bu dinsel içerikli misafirperverlikte kalbe hoş gelen incelikler var. Diğer taraftan ,salondaki mefruşat ,sade bir şekilde geniş bir divan .bir Sivas halısından oluşmuştu.
Deliktaş Ağasınn adı Selim di. 60 yaşlarında olan Ağanın asaletli ve son derece saygılı bir görünümü vardı. Selim Ağa ve 18 yaşındaki genç oğlu Osman ,misafir konağına gelerek akşam bizimle geçirdı. Ağa konağa girerken bize "hayatımda ilk defa burada Fransız memleketin den yolcular görüyorum.Köyüme geldiğinizden dolayı Tanrı ya şükrediyorum. " dedi.
Selim Ağanın bu latif sözlerinden dolayı Teşekkür ettim. o na uzun zamandan beri Deliktaş ta oturup oturmadığını sordum ."
Rahmetli babam vefat ettikten sonra otuz yıldan beri bu köyün Ağasıyım"dedi. Fakat Selim Ağa tam bir Şark mübalasiyle " Dedelerimin Deliktaş a ilk yerleşimleri o kadar çok eski ki .Gök yüzündeki yıldızları saymak bana daha kolay gelir. diye ilave etti".Ayrıca Sivas paşası oğlum osmanı yeni okullarda okuması için istanbul a göndermemi salık verdi. fakat oğlumdan ayrılmak istemedim. o nun atalarının köyünde kalmasından mutlu olacağını düşündüm. Babamın bana öğrettiğini bende oğlum osmana öğreteceğim. : Allahı sevmek ,Allahtan korkmak insanlara iyilik etmek .Allahım peygamberi diyorki: Yapacağınız her iyiliği yaptıklarınızı gören Allah katında bulacaksınız. " dedi.
Deliktaş Ağası Kur anın prensiplerine o kadar inanmıştı ki giydiği giysileri bile eski tip geleneksel giysilerdi. ; değiştirmemişti. .Başında geniş yeşil renkte bir sarık ,çizgili ipekten giysisini beyaz bir kuşakla belinden bağlamış ; sarı renkli ucu sivri potin giymişti. Bu güzel kiyafeti nedeniyle Selim e iltifat ettim. Selim "Sende hayranlık uyandıran bu giysilerim artık hor görülüyor. Padişahımızın bize sağladığı ve kendi de giydiği elbiseler bugün bize yabancı elbiselerdir. " dedi.
"sadece Sultan değil ordusu ve saltanatına bağlı tüm Müslümanlar da Frank elbisesi giyiyorlar. " dedim.
" 2 Mahmut tam bir çılgın" diye karşılık verdi. " Halkının geleceğini düşünmüyor. Kızılırmak ın suyunu tersine / kaynağına doğru akıtmak .
Osmanlılar hıristiyan adetlerine alıştırmaktan daha kolaydır. Osmanlı imparatorluğu yeniden diriltilmek isteniyor. ; fakat imparatorluğun diriltilmesine yeniden canlanmasına teşebbüs edildiği günden beri zayıfladığı yıkılmaya doğru gittiği görülmüyor mu? Yeni Türkiye islahat Türkiye si bir başkaldırı ile mücadele etmektedir. Tarıhimizin hangi döneminde ayaklanan asi bir ayanı cezalandıramayacak kadar zayıf bir sultan görüldü.? Nil kıyısının gözü pek paşası tarafından ezilmekten korkan Mahmut o ki Sultan osman soyundan gelme halifelerin halefi imparatorların imparatoru prenslerin prensi kralların taçlarının dağıtıcısı Karadenizin Akdenizin Asyanın Avrupanın vede Afrikanın Arabistanın hakimi güneşin kardeşi yıldızların Babası Allahın yer yüzünde ki gölgesi Rusya dan yardım istiyor. Mehmet ali paşaya karşı Türkiye nın kendi dini savunması için yanında sadece Rusya var .Halbu ki bu rus yardımı ülkemiz için bir yıkımdır. ;felakettir. Moskofların Türkiye üzerindeki emellerini bilmeyen yoktur. Zavallı İmparatorluk !Eski güçüne seni kim kavuşturacak? Felaket meleği seni tehdit ediyor. ;ancak seni yönetmek ele geçirmek isteyenler sana asla yardima gelmez. ""!
Selim e 1833 te İbrahim paşayı boğaz kıyılarına kadar ulaşmasını engelleyen bir millet hakkında nasıl şüphe edebilirsiniz. ?" dedim.
Ağa bu son söylediklerime Mansur Müftüsünün Altı yıl önce anlattığı bir Şark kıssasiyle cevap verdi. ...Birgün kurdun biri bir koyunu yemek üzereymiş adamın biri bunu görüp koyunu kurdun ağzından almış. Koyun adama Teşekkür etmiş. .fakat adam kasapmış ;daha sonra zavallı hayvanı böğazlamakta tereddür bile etmemiş. "
Deliktaşlı Ağanın kanısına saplantısına göre Anadolu nun islahatlar konusunda henüz başarılı olmadığını keza Sultan 2 Mahmut başlattığı yeni medeniyet teşebbüslerine bu yörelerde halkın rağbet etmediğini hatta bu yenilikleri Gavur ülkelerden getirilen dine aykırı felaketler olarak reddedildiğini görüyorsunuz. Ayrıca Anadoluyu baştan başa dolaşmam sırasında Türklere sadece Rus adının korku saldığını fark etme fırsatı buldum.
17 Ağustos Selim Ağa bize güle güle demek için sabah erkenden ayakta idi. Yol için heybelerimizi yiyecekle doldurdu; Deliktaş ın 12 fersah doğusunda ki Türk köyü olan Hasançelebiye kadar bize dört kişi lik bir koruma ekibi (eskort) de verdi. ...Buradan vedalaştık ayrıldık..Kaynakca: Seyyahların gözüyle Sivas --1835---1840. genişletilmiş 2 baskı 2016 sayfa 70--71 Sivas Adnan Mahiroğulları Eserinden alıntıdır. ---
Mehmet Ağaoğulları.
