SPHM ÖZEL HABER
Sivas´ta hummalı bir şekilde devam eden restorasyon çalışmalarına bir yapı daha dahil oldu. Vakıflar Bölge Müdürü Cemal Karaca her gittiği yerde ha bakın ha vakıf bedduası var vakıf mallarını iyi korulayalım sloganıyla dolaşadursun hatta cevsen gibi bu bedduayı çogaltip eski eserleri ziyaret edenlere bir kolye ile dağitmayı duşunse de Sivaslılarin merakı Aliaga Camiinin restorasyonunun duayla yoksa bedduayla mi olduğu merak edilmekte.
Kubbesine beton harçla tamir etme işlemini görenler bizim on yıllık binanın sıva tamirini de beton harçla yapıyoruz o zaman tarihi binanın kubbe malzemesi demek ki betondan yapılmış sorusunu akla getirmekte.
Diğer yandan bereketli sayılacağı düşüncesiyle taş yüzeylerin güçlü basınçla tozlanarak caddeyi toza buladığı konuşulmakta.
Tarihi Taşhan binasının yanında yıkılan vakıf işhanı arazisini ve de Gök Medresenin çevresini renkli resimlerle kapatıp vakıf duasını bedduasını asanların Ali Ağanin çevresinde bir kapatma tedbiri almamasını Sivaslılar bu tarihi binanın tozunu içlerine çeksinler hatta saçları toz içinde kalsın bir ay da yıkamasınlar düşüncesiyle de yapılmış olacağını iddia etmekteler. Tarihi binanın tozunu toprağını saçında gezdireceklerin islerinin rast gideceği hatta yakında cadde de dilek toz ağacı konarak dilek tutulacağıda beklenmekte.
Lakin şampuan firmalarının durumdan pek hoşnut olmayacağıda aşikar kepeğe karşı birçok ürün olan firmaların kum püskürtmeli tozlara nasıl çare olacağı merak ediliyor. Yalnız kumu tozu bir kenara birakalım bir tarihi camii restorasyonu nasıl yapılmalı sorusunun bilimsel cevabini tartışabilmek bu şehirde pek mümkün gozukmediği biliniyor.
Merak edilen diğer bir konuda tarihi mekanların mekana uygun olmadığı halde her köşesini her taşını kiraya vermek ne derece caizdir.
Her nedense bu restorasyon işleri kış aylarına denk gelmesi, çatısı sökülmüş kubbeler ve çatılara yağmur suyu akması ise diğer bir soru olarak akıllarda duruyor.