Okul idarecilerinin görevlerinin sonlanmasına sayılı günler kaldı. Emekliliği gelmiş heyecanı bitmiş birçok okul idarecisi iki hafta sonra görevden alınacak. Heyecanı bitmiş, yeniliğe uzak, hayal ve ideale yaklaşmayan birçok okul müdürü, Sivas’ın eğitimde atılım yapmasının önünde en büyük engel oldukları iddiası ile eleştiriliyorlar.
Bütün Türkiye eğitimde devrim niteliğindeki yeniliğe hazırlanırken, bunun en önemli ayağı olacak olan Sivas boyutunda da büyük heyecan yaşanıyor. Eğitimde doğu illeri ile yarışan Sivas’ın kronikleşmiş olan eğitimde geri kalmış hali, bu yaz yapılacak yenilik ile az da olsa giderileceğe benziyor.
Milli Eğitim Bakanlığının bütün okul idarecilerinin görevine Haziran itibariyle son verecek olması büyük memnuniyet ile karşılandı. Özellikle emekliliği gelmiş, idarecilerin ayıklanmasına yönelik genel bir tutum gözlemlenirken, Bakanlığın yeni görevlendirilecek idarecilerin görev sürelerini 4 yıl olarak sınırlandırması ise devrim olarak nitelendirildi.
Bakan AVCI ve Müsteşarın genel görüşünün kesinlikle ve kesinlikle emekliliği gelmiş, başarısız, pasif yöneticilerin ayıklanması yönünde olduğu alınan bilgiler arasında.
Eğitimciler bu kararın devrim niteliğinde olduğunu dile getiriyorlar. Sınavsız idareci olan bir çok okul idarecisinin eğitimi yerlerde süründürdüğü belirtilirken, sınav kazananların hak ihlaline uğramaması için bir defa daha görevlendirilmeleri gerektiği vurgulanıyor.
Sivas’ta emekliliği gelmiş, heyecanı ölmüş, çağı yakalamaktan uzak bir çok okul idarecisinin Bakanlığın bu kararı sonrasında şok oldukları belirtiliyor.
Yaşı atmışa dayanmış birçok idarecinin, okul idareciliğinden ayrılıp, derslere girip başarılı olamayacakları belirtiliyor. En doğru olanın emekli olup, sosyal sorumluluk projelerinde gönüllü çalışmaları bekleniyor.
Bunlar içinde gayretli okul idarecilerinin de olduğu lakin bunun çok az sayıda olduğuna dikkat çeken eğitimciler, çalışmayan üretmeyen, beceriden yoksun bazı okul idarecilerinin adeta eğitimde kambur olduklarını iddia ediyorlar.
Görevleri sona erecek olan bir çok okul idarecisinin deyim yerinde ise kan ter içinde kalarak bir takım arayış içine girmelerinin ise bu şehrin eğitimine yapılacak olan en büyük kötülük olduğu vurgulanıyor.
