ESKİ DAMIN YIKIĞI BİTMEZ!
Bir rahatsızlık geçirdim iki ay içerisinde.
Kalp rahatsızlığı…Tanrım size afiyetler sunsun. Bütün insanlara ve özellikle de Sivas´ımın insanına.Birkaç damarın değişmesi ve uzun bir istirahat.
Ne de olsa 90 yaklaşan kocamışlık.“Başımı taş yastığa koymağa” az kaldı gibi!
Ağrılar, hastalıklar kardeşim oldu.Kurban olduğum gün görmüş “karametli” anam MANUŞAK HATUN, yaşlanınca oflar puflardı.Başına patates dilimler sarardı.
“Ana aha seni doktora bakınmaya götüreyim” derdim. Anam aldırmazdı. “Eski damın (ev) yıkığı bitmez” derdi. Kocadıkça hastalıklar eksik olmaz derdi.Ben de şimdi anamın lafını söylerim kendimce.
AMERİKA da SİVAS´ımızı da eksiksiz takip etmekteyim. SİVAS POSTASI GAZETESİ ne yeni uzun bir yazı gönderdim. TECER DEĞERİMENLERİ ni anlattım.
Şimdi kendi kendime de gülmekteyim.“Gidinin Bedros Ustanın Kirkor´u yazar oldun vesselam” diyorum.Tanrı iyilik versin sana Osman Bey, beni yazar yaptın ya.
Osman Çelik Beyefendi, “Sivas bu yaz sıcak geçti Kirkor Amca” demekte.
Gözünü sevdiğim sıcak SİVAS! Çıkınını alan giderdi PAŞA FABRİKASINA! Çadırını alan SOĞUK ÇERMİKE! Soğuk Çermik serin serin eser kurban olduğum anam, yemek hazırlardı. Bizim KEŞİŞLER de çok maraklı idiler çermige. "TANRININ seçtiği yer" derlerdi.
Geçen akşam vakti yine kahrolası yaşlı kalbim sıkıştırdı iki saat kadar. SİVAS´ı düşündüm, anılarımı düşündüm inanır mısınız rahatladım. Sizlere yazı yazmaya başladığımdan bu yana çok iyiyim.
Doktorum Prof.REYES, “Mr. KİRKOR yazdıkça sağlığın iyi oluyor, neşeli oluyorsun” dedi. Çok güldüm çok.
Yazdıkça kalbim açılıyor rahatlıyorum. İçim huzur doluyor. Yaşı 90 a yaklaşan bir kocayım. TANRI bana her şeyi verdi daha ne isteyebilirim ki. Herkese selamlar küçüklerin gözlerinden öperim.