"Fİ TARİHİNDE PADİŞAHIN BİRİ"

Tacettin KEPENEK Yazdı...

?Fİ TARİHİNDE, PADİŞAHIN BİRİ?

ÖNEMLİ VE ZORUNLU NOT :?Bu yazıda anlatılanlar tamamen hayal ürünüdür.?

Fi tarihinde, çok uzaklarda ki bir ülke de, bir padişah yaşarmış. Ülkesinin refahı konusunda çok hassas olduğu için zaman zaman tebdili düzeneklerle tebaasının ahvalini kontrol etmeyi de ihmal etmezmiş.

Bir gün sarayının penceresinden dışarıyı seyrederken,  sarayın önünde ?ayvalarım var, tatlı sulu ayvalarım var? diye bağıran bir satıcı görmüş.Sadrazamını yanına çağırmış.?Paşa, şusatıcıyı görüyor musun?Satıcının etrafı ne kadarda kalabalık! Ayvalarıgüzel olsa gerek, canım çekti ? demiş vekesesinden dört altın çıkararak paşaya uzatmış.?Paşa, al bu altınları ve bana Ayva cıdan,dört tane ayva satın al?demiş.

Padişahın yanından ayrılan sadrazam, ülkenin ticaret işlerinden sorumlu vezirini hemen yanına çağırmış. ?Paşa al şuüç altını, padişahımız için dışarıda ki Ayvacının ayvalarını satın al?demiş.Vezir, hemen sarayın komutanını yanına çağırmış?Komutan,al şu iki altınıpadişahımız için dışarıda ki satıcının ayvalarını satın al?demiş. Sarayın komutanı,nöbetçi askeri hemenyanına çağırmış. ?Asker,al şu 1 altını dışarıdaki Ayvacı´nın,  ayvalarını satın al ve buraya getir?diye emir vermiş.

Askerhemen kılıcını çekmiş vebir hışımla satıcının yanına gitmiş.  ?Efendi, sarayın önünde ne bağırıp durursun, yasak olduğunu bilmez misin?? Diye satıcıyı azarlamış.Satıcı askerin karşısında çok korkmuş,cevap bile verememiş. Asker bağıra çağıra arabada ki ayvaları iki çuvala doldurtmuş ve para vermeden ?ayvalarına el koyuyorum,çabuk kaybol buradan ? demiş.Canını kurtardığına sevinen satıcı,arkasına bile bakmadan oradan kaçmış.

Asker, el koyduğu ayva çuvallarından birini sakladıktan sonradiğer çuvalı komutanına, komutanaskerden aldığı çuvalın yarısını ayırdıktan sonrakalan yarısınıvezire,vezir de aldığıayvaların yarısını ayırıp,kalan kısmınısadrazama teslim etmiş. Sadrazam ise vezirden aldığı ayvalarıniçinden seçtiği dörtayvayı alarak,hünkârınhuzuruna çıkmış. Sadrazam, Padişahın önünde saygıyla eğilerek, ?hünkarım, emrettiğiniz gibi dört tane ayva, buyurun? demiş.

Ayvaları eline alan padişah, uzun uzun ayvalara baktıktan sonramutlu bir ifade ilesadrazamına dönmüş ve ?paşa, paşa, maşallah, tebaam dört altına,dörtayva satın alır hale gelmiş. Demek ki memleketin ahvali çok iyi? demiş.

Demiş,demesine de yine de içi rahat değil, bir deney daha yapmak istemiş.

Padişah, sadrazamını yine yanına çağırmış. ?Paşa, yeni yaptığımız taş köprünün her iki başına birer manga asker koyun,  hem gelenden hem gidenden birer altın alın? diye,emir vermiş.Padişahın fermanı bir hafta uygulandıktan sonra, sadrazam huzura çağırılmış. Padişah?Paşa, tebaam ne tepki gösterdi altınları ödediler mi??Diye sormuş. Sadrazam ?hünkârım, tebaanız hayatından çok memnun, hiçbir itirazları yok? demiş.

Padişah bu durumaçok şaşırmış.? O zaman, köprünün tam ortasına,bir asker daha koyun ve birer altın daha alın?demiş. Bir hafta sonra sadrazam tekrar çağırılmış. Padişah, ?anlat bakalım paşa, tebaam ne dedi bu işe,diye sormuş. ?Hünkârım tebaanız hayatından çok memnun lakin bazılarınınşikâyetleri var?deyince, Padişah merak etmiş ve şikâyetçilerihemen huzurunagetirttirmiş. Padişah ?söyleyin bakalım nedir şikâyetiniz?, diye sormuş. Kullarının içinden birisi öne çıkarak ?devletlûm, hem giderken hem dönerken birer altın öderiz, çok ta memnunuzlakin köprünün ortasına geldiğimizde bir altını ödemek içinçok sıra bekleriz, köprünün ortasında ki asker sayısını artırmanızı dileriz,hünkârım?deyince, padişah artık tebaasının refahından emin olmuş.

Ve günümüzde dahi birçok ülke yöneticisine ekonomik anlamda  rehber olabilecek şu veciz sözü söylemiş. ?Bir ülkenin refahı, yenilen ayvanın bedeli ile ölçülür.?

Tacettin KEPENEK



Anahtar Kelimeler: TARİHİNDE PADİŞAHIN BİRİ