Gocunmayın Efendiler!

Gocunmayın Efendiler!

Üzeyir YİĞİT Yazdı

Gocunmayın Efendiler
-Ne kimsenin makamı ile ne de atanan kişinin şahsı ile derdimiz yok.
-Bir aileysek eğer, vazifesini yapmayan, kötüye kullanan, suistimal eden aile bireylerine diyecek iki çift sözümüz olmalı. Olacak da! Kimse gocunmasın, incinmesin, kırılmasın! 
***
-Önceki yazımızda yazdıklarımız yanlış gördüğümüz bir atamaya dair yaptığımız analizdi. 
-Bakın arkadaşlar; dile getirmeye çalıştığımız  şey, şehrin karanlık dehlizlere doğru çekildiğini, şehrin kaderini, bilmediğimiz ellerin tayin ettiğini vurgulamak.
-?Bunu nereden çıkarıyorsun?? diyen olabilir. Basit bir soru: Cumhuriyet Üniversitesi, şehrin sokak aralarında bile konuşulur hale gelmiş miydi? Üniversite hastanesinde tedavi için gelenlerin, tahlil sonuçlarını almak isteyenlerden kağıt getirmeleri istenirken, 
yeni makam arabaları, gereksiz tadilatlar, üniversitenin girişlerine yapılan büyük bütçeli anlamsız kapılar... Rektörün yaptığı hangi başarılı iş konuşuldu Allah aşkına... Hep olumsuzluk
***
-Sayın rektör, basına yansıyan haberlere bakılırsa, birileri arasında pay ederek, kampüsü adeta kafeler ve rant sokağına çevirdi. Yapılan yanlış planlamalarla, şehrin ekonomisine katkı olan bu gücü de okul kampüsüne çekmiş oldu. 
-Tıp fakültemiz faaliyete geçtiği günden bu tarafa en talihsiz dönemini yaşıyor. Bir çok alanda cerrah sıkıntımız var. Alınan personelde kriterler değişti.
-Rektör yardımcılarından ismi lazım değil birisinin bazı konuşmaları bize kadar ulaşıyor. Sanmayın aranızda! Külliyede odalarda bile konusu oluyor bunların. Ama ben yinede, iyiki Allah var, iyiki terazi var diyorum
***
-Ben cemaat bağlantısına değinmek bile istemiyorum. Neticede her ne fikirde olursa olsun, bilim insanı olması kafiydi, ama o bir bilim insanı yerine basit bir cemiyet mensupluğu mantığıyla kararlar aldı. 
-Kendisinin atanmasını sağlayan irade, şehirdeki idarecilere yönelik tüm kararlarda hakim oldu. Dini boyuttan da bakmıyorum.Neticede bu konuda diyecek şey de fazla. Ama en azından herkes, işinin ehli olmalı ve kararlarını alırken asgariden temel insan hakları ve ahlaki değerlere bağlı kalmalı. Ama buna uyulduğunu da pek söyleyemiyoruz. 
***
-Mehmet Kul ismi benim derdim değil. Neden bir Sivaslı kardeşimiz burada değil? 
Bunun cevabını vermesi gereken irade nerede?
-Eğer, onlar atadıysa, SORUNUMUZ onlarla!
-Eğer haberleri yoksa yine SORUNUMUZ onlarla!
-Sizi, adımıza karar veresiniz diye seçerek getirdik. Sizi, bize öncü olun diye seçtik. Haklarımızı, şehrimizi heba edin diye değil! Soruyorum, buna hakkımız yok mu? 
***
-Şimdi sorguluyoruz! Seçmenin elindeki tek gücü oyudur ve oyumuzu kullana kadar huzursuzluklarımızı söyleyeceğiz. Zaten sonrasında beş yıl umursanmıyor, biz çalıp biz oynuyoruz.
-Vatandaş iyi olanı zaten takdir eder ve hep etmiştir. O sebeple, yazılarımız işlerini iyi yapmaları, ?iyiliği emir etme, kötülükten sakındırma? maksatlıdır. Ne kimsenden çıkarımız var, ne kimsenin çıkarı peşindeyiz. Devlet bir vazife verdi ise, adam gibi yapsınlar diye derdimiz. 



Anahtar Kelimeler: Gocunmayın Efendiler