27.03.2020 tarihinde Sivas Cumhuriyet Üniversitesi sitesinde yayınlanan habere göre Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Öğretim Üyeleri fakülte laboratuvarlarında üniversitenin ihtiyaçlarını karşılamak üzere el dezenfektanı üretimine başlamış. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Alim Yıldız proje ekibini çalışma yaptıkları laboratuvarda ziyaret ederek proje hakkında bilgi almış. Ziyarette Rektör Alim Yıldız´a Rektör Yardımcısı Ahmet Alim de eşlik etmiş.(http://www.cumhuriyet.edu.tr/haber/8776-universitemizde-el-dezenfektani-uretildi)
Hastane borç batağında yok olurken şu ana kadar niçin dezenfektan veya ihtiyaç duyulan malzemeleri üretmediniz? Görev bitiminize az bir zaman kala kendinizi göstermek için neyin reklamını yapıyorsunuz?
Rektör Alim Yıldız ve ekibi döneminde en başarılı işler arasında defalarca yerel ve ulusal basına konu olduğu üzere üniversitede eş, dost, akraba yapılanması (Akraba Zafer Yıldız´ın nerden nereye dedirtecek türde eğitim-öğretim şekli ve statü atlayışı çok çarpıcı ve ibretle incelenmesi gereken bir örnektir. Amca torunu Mehmet Sakar´ın üniversite vakfına ağalar gibi oturtulması, danışman çevreleri, ahbaplar, dernek ve parti referanslılar neler neler ) ilk sıradadır. Sonra sosyal medya performansında 26. Sırada olması vardır. Başarı sıralamalarında, memnuniyette, araştırma, patent ve faydalı uygulanabilir projeler konusunda sonlardadır.
Türkiye´ye ve dünyaya mevcut yönetim döneminde evrensel ve özgün, bilimsel hiçbir şey bulunmamaktadır. Varsa lütfen açıklasınlar. Dezenfektan üretimi gibi Amerika´yı yeniden keşfetme vardır. Görüntü, gösteriş, nümayiş ve reklamlarla yani popülist yaklaşımlarla ilmi yerle yeksan edenler bu noktada her fırsatı değerlendiriyor, yapılan veya yapılması gereken her şeyi gerçekten bir buluşa imza atmış gibi pazarlıyor. Bir solucan gübresi üretimi vardı. Şimdi dezenfektana başlanmış. Tamam yapın da bu işi artık lise öğrencileri yapıyor. Amacınız hastane ve personelin dezenfektan ihtiyacını karşılamaksa daha önce nerelerdeydiniz? Diğer yandan kadınlarımız bir çok temizlik ürününü kendi evinde ihtiyacı kadarını üretmeye başlayalı çok oldu.
Dezenfektanı Liseliler yapıyor. Halk yapıyor. Siz bırakın virüse karşı dezenfektan reklamlarını gerçekten bilime kafa yorun diyeceğiz ama kafa yorduğunuz başka işleriniz olabilir. Eş, dost, akrabalara yer açmak, kadro tahsis etmek gibi.
46 yıllık üniversiteyiz, yönetimimiz döneminde şunu yaptık, bunu yaptık, söz verdiğimiz her şeyi yaptık diyorsunuz. Kime neye ne için söz verdiyseniz yaptınız biliyoruz. Görüyoruz akademik personel alımlarındaki kayırmacılığı. Kulak verip dört köşeyi dinlemeden gördük kapılar yaptınız dört başı mamur. Lüks ve ihtişam içinde üniversiteyi yönetiyorsunuz. İstediğinizi üniversiteye bir şekilde alıyor, istemediğinizi türlü şekillerde püskürtüyorsunuz.
Dezenfektana gelelim. Yine biz hatırlatmak istiyoruz. Kırşehir´de Meslek Lisesi´nde 2 Öğretmen ve 10 öğrenci ile gönüllü öğrencilerden oluşan bir grup 10 günde 40 ton dezenfektan üretti.
Okul Müdürü Turan Altıok, piyasadaki yüzey dezenfekte ürünü ihtiyacını karşılamak için tüm imkanlarını seferber ettiklerini söyledi.Milli Eğitim Bakanlığı Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğünün talimatları doğrultusunda Kırşehir Milli Eğitim Müdürlüğünün koordinasyonunda 2 öğretmen ve 10 öğrenciden oluşan bir ekip oluşturduklarını belirten Altıok, geceli gündüzlü çalışma yaparak başta kamu kurumları olmak üzere tüm Kırşehirlilerin dezenfekte ürünü ihtiyacını karşılamaya çalıştıklarını ifade etti.Yaptıkları bu çalışma ile fırsatçıların fahiş fiyatla ürün satmalarının da önüne geçilmeye çalışıldığını vurgulayan Altıok, şöyle konuştu:"Koranavirüs tehlikesi ortaya çıktığı andan itibaren tamamen yüzey dezenfekte ürünü üretmeye yoğunlaştık. Öğrencilerimiz ve başlarındaki öğretmenlerimiz, 10 günde 40 ton yüzey dezenfekte ürünü üretti. Okulumuzu kapalı olmasına rağmen gönüllü öğrencilerimizle, gerekli tedbirleri alarak ürünlerimizi üretiyoruz. Bu ürünler, başta okullar olmak üzere kamu kurumları, il ve ilçe belediyeleri ve kaymakamlıklara gönderildi.
Ailelerinden alınan yazılı izinle gelen öğrencilerimiz ayrıca döner sermayeden ücret de alıyorlar." Okulun uzun yıllardır temizlik ürünleri ürettiğini dile getiren Altıok, sürekli çalıştıkları firmalardan kısa sürede hammaddelerini temin ettiklerine işaret ederek, bu nedenle üretimde fazla sıkıntı çekmediklerini kaydetti. Dezenfekte ürünlerini maliyeti karşılayacak şekilde düşük ücretlerle verdiklerinin altını çizen Altıok, "Kamu kurumları olsun, vatandaşlar olsun, gelenleri geri çevirmemeye çalışıyoruz. Koronavirüs tehdidi geçinceye kadar geceli gündüzlü çalışmalarımız devam edecek." diye konuştu. (https://www.trthaber.com/haber/guncel/kirsehirde-meslek-lisesi-ogrencileri-10-gunde-40-ton-dezenfektan-uretti-470429.html)