hayat eksiktir biraz

hayat eksiktir biraz

Osman ÇELİK Yazdı...

 
/yüzü koyun uzanan
ırmaklar
sis çökmüş dağları
dalgalandırır
koyu bir hüzün çöker
şehrin kurak suretine/

Kaldırımların sukutuna aldırmayan adımlar, kendi mecraında devinip dursa da, kaybını anlayamayan bir giz vakti gelip çıkıverir, insan ruhunun derinliklerinden.

Bütün olmazlar içinde bir olmaz, demir cendereler içine onca cümleleri salsa da, hayatın rengine bulanmış nedenler, seyrini şaşırmayan göçmen kuşlar gibi gelip oturur adam yüreğine?

Ruhun derin dehlizlerinden rucu eden soru işaretleri, kalabalıkların umarsızlığına aldırmadan yerle yeksan bir düşün adımlarını taşır suretlerinde?

Tufana yakalanan albatrosların, çığlık çığlığa deniz fenerine yönelmeleri, boz bulanık bir iç seyrangahının soy aşkına boyun eğmeleri ile sukut bulan bir gelgit sukunetii adanmışlığı gibi?

Rengini hayatın dinginliğinden alan eleğimsağmanın, bir eksik renginin hüznüne bulanması gibi çareler içinde bir sırra gebe yılların, içine kıvranan dereler ile söyleşircesine biteviye yönelmesi yarınlar aşkına?

Hayat işte, yarımı tamamlamaya namzet her düşünce, kaderin hükmü karşısında serin suların asude kollarında kayboluverir aniden.

Hangi sır içindeki sır, başka bir sırra gebedir? Hangi ulvi heyecan ve ideal, sığ bir düşüncenin kurbanıdır?..

Hangi derin ruh, aymazlar içindeki aymazı sorgularken, tenhaya rucu eden benlik ile ne kadar tanışıktır?

Nedir amacı, hayatın?.. Nedir bizi böyle içine alan hengâmenin sırrı?

Hangi adım, bir diğerinin gölgesini sekitmeden, hayatın varlık içindeki yokluğuna taliptir? Yok içindeki hiçlik, onca koşuşturma içinde yerini hangi alabenli yarin gölgesi üzeredir?

Hiç içinde kendi varlığını sorgulayan bir giz, hangi soy düşüncenin aya bulanmış ruhunda saklıdır?

Ya içimizde bizi kemiren soru işaretleri?

Her saniye ellerini, yüreğimiz üzerindeki gölgelere sere serpe uzatan o ulvi serzeniş nedir?

Ya dışımızda sökün eden onca varlar. Hangi kolu, hangi kanadı ile kendisine ram olmamız için allı pullu libası ile beklemektedir? Hangi akıl almaz hayal, bir hiç ile kendini sınama çukuruna sokamaya meyillidir?

Hayat eksiktir işte biraz.

Bir yanımız gibi?

Diğer yanımız gibi?

Diğer yanımızın yarısı gibi.

Tam tamamlamaya bir gayret ettiğimizde, diğer yanın eksikliğinin yeniden eksilttiği bir eksiklik.

Yarı hüzünlü melodi, nakaratsız şarkı misali?

Eksiktir biraz?

Hayat eksiktir biraz?

İlla da, kendi kavlince sürdürür devran içindeki devranını?

Eksiktir biraz.

Yarım kor bir yanımızı.

İlla da, kendince söyleşmemizin, sırlar içindeki sırrını fısıldar içimize?

Derin, hüzünbaz bir sır?

Eksik olan bütün yanları tamamlamaya, aman vermeyen bir sır?

 



Anahtar Kelimeler: hayat eksiktir biraz