SİVAS´ın geleceğe yönelmesi hususunda, yeni bir anlamı ortaya koyamadığımız aşikar.
Eğer vakit kaybetmeden SİVAS´ı yeniden yorumlayıp, şehrin felsefesini entelektüel bir şekilde ortaya koyamazsak, yıllara yayılan ve tortulaşan zihinsel handikap daha da büyüyecek ve birkaç neslin hayallerini ve ideallerini yok edecektir.
***
Bu şehrin tepeden tırnağa bir değişim içine girmesi elzemken, bu değişimi gerçekleştirmemek için gösterilen sosyolojik direnç mutlaka kırılmalı.
Değişimin ilk evresi zihniyetlerin değişmesidir ki en zor olanı. ?Öğretilmiş çaresizlikler? içine hapsolmuş nice insanın, bir yolunu bulup aydınlanma sürecine dahili şarttır.
SİVAS aslında pek çok özelliği ile ülkenin en önde gelen şehirlerinden biri neden olmasın?
Tarihi ve kültürel dokunun işlevsel hale getirilip, coğrafi konumla birlikte yorumlanması durumunda, bu şehrin önünde ne durabilir?
Ama illa da şu zihniyet hoyratlığının acilen minimize edilmesi elzemdir. Köylerden, kasabalardan, mezralardan gelen kısır benlik ?klan? mantığının bırakılması yanı sıra, şehirleşmeye direnç gösteren mikro köylülük sorununu da masaya yatırmak gerek.
Bu şehrin geleceği abad edilebilir sevgili okurlar.
Geleneklerin modern bir akılla yorumlanması durumunda, pekala müreffeh geleceğe yönelen bir yaşam ortaya çıkabilir.
Ama gelin görün ki, değerler silsilesinin yorumlanması bir türlü hayata geçirilememektedir. Coğrafyanın verdiği pek çok açmaz akılı bir yorumlama ile yarınların şekillenmesinde avantaja dönüştürülebilir.
Ama bunların yorumlanmasını hantal bir zihniyet açmazı berelemektedir. Bir araya gelme ve birlikte hareket etme ruhundan yoksun bir şehre daha ne kadar tahammül edeceğiz? Daha ne kadar bu şehrin yorumlanmasını geciktireceğiz?
SİVAS´ı yarınlara hazırlamalı sevgili okurlar. Bu şehrin gelecek yüzyılını belirleyecek projeler için artık ciddi hayaller ortaya koymalı.
Ortak aklı ve irfani derinliği önde tutup, sıra dışı beyinlerin de harmanlanması ile, SİVAS´ın yakın geleceğe hemen planlanıp, peşi sıra gelecek yüz yılın tohumlarının atılması pekala mümkün.
Şehri modern bir geleceğe yönlendirmek için herkesin elini taşın altına koymasının zamanı gelmiştir.
Ve de ahlaki bir erdem olan beceriksiz ve başarısız insanların da, artık aynaya rahat bakabilmeleri için beceremedikleri yerleri bırakmaları da çok önemli bir adım olacaktır.
Yetişmiş insanlarla, akil düşünceler ile, ortak hayaller ve idealler ile bu şehrin kalkınması pekala başarabiliriz.
***
Burada en önemli görev, yazarlara, düşünürlere, sanatçılara aydınlara ve nitelikli yöneticilere düşmektedir. Sanatçılar, aydınlar, düşünürler yeni bir dünya inşa ederler, vasıflı ve akıllı yöneticiler ise inşa edilen bu idealleri sistemleştirerek, ete kemiğe büründürmenin başlangıcını yaparlar?
Osman ÇELİK