Üçü rektör danışmanı ve bir genel sekreterin, adeta üniversitede her istediklerini yaptırma konusunda yarışa girdiği haber merkezimizin ulaştığı bilgiler arasında..
Rektöre, rektor yardımcılarına ve dekanlara rağmen, Akademik ve İdari bütün kadrolara müdahale eden, rektöre bu noktada istediklerini yaptırma gücu olduklarını beyan eden hatta biz istedikten sonra o iş bitmiştir sloganlarıyla caka satan, fakülte dekanlıklarını ?bay pas ederek her yetki bizde diye akademik zihniyeti zedeleyici tavırlara giren bu ekibin, bu noktadaki tutumlarından ise üniversite personelinin rahatsız olduğu hatta dile getirmeye calişanların ise ciddi bir mobingle karşı karşıya kalacaği endişesi taşıdığı konuşulmakta.
OHAL durumunu öne sürerek başına buyruk tavırlar içine giren bu ekibin Sayın Cumhurbaşkanımızın herkesi kucaklayın demecine ters tutumlarda olmalarının yadırgandığı da belirtilmekte.
Üniversitede bu davranışın çok rahatsız edici bir noktaya geldiği bir çok akademisyenin Cumhuriyet Üniversitesinden ayrılmayı düşündüğü hatta ayrılmaya başladığı konuşulsa da bu ekibin, giden gitsin biz yeteriz nameleriyle omuzlarını açarak dolaştığı da konuşulmakta...
Yeni yönetimin göreve gelmesi akabinde ipleri eline geçiren Hakan YEKBAŞ´ın adeta ?Ali kıran baş kesen edası? ile hareket ettiği ve bu tutum ve davranışlarının eleştirildiği biliniyor. Celal Bayar Ortaokulu´ndan üniversiteye geçen YEKBAŞ´ın, tek söz sahibi olma ve rektörü yanlış yönlendirme hususunda başarılı olduğu vurgulanıyor.
Genel Sekreter Hakan Yekbaş´ın ve danışmanlar Enes Taner Çiftci ve Oguz´un bu keyfiyet ve başlarına buyruk tutumlarından Rektörün bilgisinin olup olmadığı ise merak ediliyor.
Kurum kültürü ve akademik nezaket yerine, yıllarca ?ezilmiş horlanmış insanların? biriktirdikleri temiz emekleri kendi egoları çerçevesinde kullanan nicesinin üniversiteye ne katacakları ise merak ediliyor.