Tarih sahnesinden birçok erkek kahraman , devrimci tanımaktayız. Fakat ne acıdır ki bilinen tarih çoğu kez sistem ve ideolojileri uğruna hayatını , gayretini bu uğurda feda etmiş kadın kahraman ve devrimcileri bize aktarma konusunda pek meyyal değil gibi. Bilinenin aksine gerek Türkiye gerek dünya tarihinin seyirini değiştirmeye katkıda bulunmuş hatta bir çok kilit noktada hayati önem taşıyan yüzlerce kadın var.
Kimisi eline silah almış, kimisi fikir ve kalemini silah olarak kullanmıştır. Böylece içinde bulundukları siyasi ve sosyal yelpazede yer almışlardır. En etkin ortak noktaları ise inandıkları değerler için verdikleri amansız mücadeleleri olmuştur. Evet belki bir çoğunun giydiği o baskılı kıyafetlerde ya da okudukları, dinledikleri, izledikleri hiçbir mecrada doğru düzgün resimleri basılmayacak, isimleri bilinmeyecek, adları hatırlanmaktan çok unutulmaya mahkum edilmiş kadınlar olarak kalacaklar.
Örneğin, Meksika Devrimi sırasında sıklıkla tacize maruz kalmalarına rağmen erkeklerle birlikte savaşa katılan kadın askerler cinsiyetlerini gizleyerek ?Pedro Herrera? adıyla savaşmak zorunda kalmışlardır. Gösterdikleri başarı ve yaptıkları destek sonucunda terfi etmeleri bile engellenen bu 400 civarı kadın ordudan ayrılarak kendi birliklerini kurmuş ve davaları için mücadeleye devam etmişlerdir.
Ya da Afrika´da ki İngiliz hakimiyetine karşı ilk kayda değer mücadeleyi yine başlatan kadınlar olmuştur. 1929´larda vuku bulan bu olay nüfus sayımına ?keçi, koyun ve insanların sayılması? isteğiyle başlandı ki bu devletin kendilerinden vergi alacağı anlamına geliyordu.
Bunun sonucunda ?Kadınlar Savaşı? patlak verdi ve 25 bin kadın katılımcının eylemiyle İngilizlerin geri adım atmasına , vergi planını geri çekmelerine neden oldu. Devrim kelimesini 3-5 isimle sınırlayan zihinlerimiz (Fidel Castro, Che Guevara gibi ) bu gün bir Melek Reşit Hanım´dan ya da Hz Ali kızı Zeynep´ den ya da Hacer Ana´dan pek de haberdar değil. İsimlerini bir yerlerden duyduğumuz fakat içini dolduramadığımız boşluklar yaşamaktayız bu ve benzeri birçok şahsiyet karşısında.
Çoğu zaman içinde bulundukları atmosfere dolaylı fakat kesin katkısı bulunan isimlerden biriside Bağımsızlık Savaşının örgütlenmesinde (1919) Sivas Anadolu Kadınları Müdafa-i Vatan Cemiyeti´nin kuruluşuna ön ayak olan Melek Reşit Hanım´dır. Yaptığı konuşmalar ve cemiyet yazışmalarındaki somutlaşan düşüncelerine bakılırsa bilgi birikimi ve değerlendirmeleri göze çarpmaktadır. Sivas ? da bir cemiyet kurma girişiminde eşinin il valisi olması da elbette onu cesaretlendirip teşvik etmiştir. Yeri gelmiş Anadolu´ da işgalcilerin sebep olduğu insanlık dışı olaylara dikkat çekmek için bazı Avrupa Devletleri´ nin Cumhurbaşkanı eşlerine telgraf çekmiş, yeri gelmiş Sivas´a sığmayıp öncüsü olduğu cemiyetin şubelerini diğer illere de açma girişiminde de bulunmuştur. Maddi yoklukların hüküm sürdüğü o günün Anadolu sunda asker için çorap ördürmek, kurban derilerini nakde çevirmek, yetim kız çocukları için kavurma yapmak, yine Anadolu Kadınının geleneksel mücadeleciliği ve kucaklayıcığına örnek davranışlardır.
Bir örnek Kerbela olayının hemen ardından bedeni esir ama fikri ve imanı özgür bir kadından Hz.Ali kızı Zeynep (r.a) dan verelim. Yezid ve adamlarının arasından asırlar önce korkusuzca dudaklarından dökülen ve her bir kelimesinde ilmek ilmek inanç ve sabır kokan bu devrimci kadına kulak verelim. ?.
Yezid seni devlete başkan yapanlar ve Müslümanların sırtına zorba saltanatını yükletenler çok geçmeden görecekler başlarına nelerin geldiğini.Mezalimin meyvesi ancak nefrettir ve her taşkınlığın ardında bir nefret yatar. İçinizden hanginiz farkedebilirsiniz kimin azıttığını kimin sapıttığını ??
Arap Baharı nın ilk çiçeği diye adlandırılan Asma Mahfouz Mısırda ki ayaklanmaları ilk ateşleyen olarak bilinmekte .
Yayınladığı videolar ile dikkat çekmiş insanları Tahrir Meydanına çağırmış ve binleri bir araya toplayarak çağrısına cevap almıştır. Haksızlığa karşı duruşu ve başkaldırışı ile Mısır Devriminin önde gelen isimlerinden olmuştur..
Bu kadınlar ve daha bir çoğu toplumun onlara alabildiğine duyarsızlığına rağmen güçleri cesaretleri inanç ve radikal düşünceleri ile tarihin seyrinin değişimine katkıda bulunmuşlardır?..