KALK OĞUL HAYDİ…
Kalk oğul bu dünya yatma yeri değil
Gayret eyle kalk ayağa haydi yeniden
Ramazan geldi secde et sende eğil
Kalk oğul ramazan geçip gitmeden...
Sahur oldu oğul, haydi kalk sahura, kalk ta bak, gözlerini ovuşturma gayri, yarın oruç tut sevabı Allah katında olan bu nimetten sende mahrum olmayasın. Hem senin orucunu satın almak için birçok kişi bekliyor. Allah katında dahi kıymeti belli olmayana verebilecek bir ücret yok ama sen yine büyükleri razı etmek adına ver orucunu onlara.
Kalk oğul, yarın oruç tut yine; Oruç olunca şu ezanı beklemek ne kadar güzeldir. Sen yine beş dakikada bir balkona çık, kulağın ezanda, gözün saat de olsun. İki de bir sor, baba ne zaman okunacak ezan diye. Hocanın sesiyle önce suya, sonra yemeğe saldır. Annen “yavaş oğul, boğulacaksın” desin. Ben “kıtlıktan çıkmadın oruç tuttun” diyeyim. Sonra iftarlara gidelim ailecek, bazen köydeki dedene, Hâki dedeye, akraba ile eşe dosta ve Perşembe derneğe gidelim oruç açmaya.
Akşam teravihe gidelim, kardeşinin elinden tutup sen götür yine. Giderken ‘konuşma bak, amcalar kızıyor’ diye tembihte bulun. Hem, Hasan hocam kızmasın sonra şeker de alamayız de. Her zaman ki gibi arka da köşe bir yere geçelim. Kardeşin yerinde durmayıp sağda solda gezerken sen namazın yarısında gözlerime bak ki ben yorulduğunu anlayıp iyi arka tarafa geç ama sessiz durun diyebileyim. Siz arkada oynayın bir yukarı bir aşağı inin.
Kalk oğul, kalk ki daha seninle işimiz var şu dünya da. Biz seninle Hak dava da çalışalım. Derdimiz bu hastalık değil ümmet derdi olsun. Hani bir defasında baba bu Filistinli çocuklar niye böyle sorusuna bizi bekliyorlar demiştim ya kalk ki birlikte koşalım çocukların imdadına. Kalk ki birlikte mücadele edelim zalimlerle. Ve ben şehit sen gazi ol bu uğurda.
Kalk oğul, vakit yatma vakti değil onca sıkıntı çektik ama yılmayacağız. Böyle yatıp ta ciğerimizi yakma. Allah bunca nimet vermiş iken sen bir ayağım yok diye üzülme, ümmetin derdinde bir ayağın lafı mı olur. Sen ayağa kalk ki bizi bekleyen mazlumların umudu sönmesin.
Kalk oğul, herkes seni bekliyor, eş, dost seherde teheccüd namazında, ardından sahurda ve her iftarda sana dua ediyor.
Kalk oğul…
( Bu yazı dört yıl önce Ramazan ayında Ankara da hastane de yatan maalesef 2018 de 10 yaşında kaybettiğimiz evladımız salih’e yazılmıştır.)
