2001 yılında fırlatılan Anayasa kitabıyla başlayan ve 20 yıllık bir siyasi rüzgarı arkasında estiren AK Parti iktidarında değişmeyen isimler çevresinde dönen bir yapı oluşturuldu. 2018 yılındaki başkanlık seçimleriyle Tek adamlık sisteminin yerleştiği ülkemizde siyaset tam manasıyla devlet kadrolarında neredeyse resmi olarak yerleşirken kadrolaşmalar olağanlık olarak yaşanmaya başladı.
Gelişme ve değişime kapalı bir anlayışla yönetim anlayışı adalet, demokrasi, ekonomi gibi temel taşlarında sarsılmasına sebep oldu.
AK Partinin ilimizdeki yapısıda aynı işleyişle devam ederken eleştirinin kabul edilmediği padişahım çok yaşa zihniyetiyle ortakların, akrabaların, arkadaşların, aile üyelerinin hakim olduğu şehrin ve halkın sorunları yerine kahvaltı masalarıyla başlayıp akşam yemeklerinde birbirini ağırlayan idarecilerin ve seçilmişlerin gözlerini kapatmaları gerçeklerden uzak yaşamaları büyük tepki topluyor.
Milletvekillerinin artık sıradan devlet memuru haline geldiği yeni siyasi sistemle tüm sorunlar inşallahlarla aşılmaya çalışılıyor.
Oluşturulan havuz medyası ile hataları ve yanlışların üstünü örterek çeşitli salvolar yapan yerel yöneticiler ve seçilmişlerin artık şehre hiç bir faydasının olmadığı görüşü yüksek sesle dile getirilmekte.
Atanmış ve seçilmişler yakınlarına koltuk ayarlamaktan öteye gidemezken şehrin tüm sorunları halının altına süpürülmeye devam ediyor.
Bir dönem ilin sorunlarını en üst seviyede ve yüksek tondan dile getiren özellikle Kamu-Sen temsilcileride oluşturulan ittifak sonrası derin bir sessizlik içerisine gömülmüş durumda.
