Kent Merkezine Yayan mı Gidelim Artık?

Kent Merkezine Yayan mı Gidelim Artık?

...

Kent Merkezine Yayan mı Gidelim Artık ?!!!!!!!

Kamu yayıncılığı ilkeleri gereği, “sivastimes” editörlüğü olarak Sivas Belediyesi tarafından hazırlanan ve yakın zamanlarda yayımlanan “2019-2023 Söz Verdik Yaptık” adlı 66 sayfalık broşürü başından sonuna dikkatlice incelemeye çalıştık!!! Broşür, 2019-2023 yılları arasında Hilmi Bilgin’in başkanlığı döneminde Sivas kent merkezinde yapılan icraatları anlatıyordu. Broşür; “ulaşım projeleri”, “yenilenen şehir projeleri”, “yeşil Sivas projeleri”, “çevre ve yaşam projeleri”, “gençlik, spor ve eğitim projeleri” “gençlik, spor ve eğitim projeleri”, “tarih, kültür ve turizm projeleri”, “sosyal ve engelsiz şehir projeleri” , “sanayi ve altyapı projeleri” gibi alt başlıklardan oluşmaktaydı.

Broşürü incelerken gözümüz hemen “ulaşım projelerine” takıldı. Çünkü, belediye hizmetleri anlamında en çok aksayan ve dolayısıyla en çok şikayet konusu olan alanın “toplu taşımacılık alanı” olduğu, kentimizde yaşayan hemen herkesin malumuydu…. Broşürde, “ulaşım projeleri” alt başlığında “540 bin ton asfalt” çalışmasından, “kaldırım çalışmalarından” “cadde yenileme çalışmalarından” vs. bahsediliyordu ama burada yıllardır ilimizin en büyük sorunu olan “toplu taşımacılık” sorununu çözmeye yönelik en ufak bir icraata rastlayamadık!!!! “Belki gözümüzden kaçmıştır” diye, broşürü başından sonuna bir daha inceledik fakat nafile çaba…..

Eski Belediye Başkanı Sami Aydın’ın birinci belediye başkanlık döneminde alınan ve şüphesiz ki kent yaşamı anlamında en çok sıkıntı doğuran “icraatlarından” birisi; kent içi taşımacılığında “dolmuşların” bir alternatif olmaktan çıkarılması ve şu anda kullanılan “tek tip” belediye otobüsü uygulamasına geçilmesi olmuştur. Kentimizde yaşayan aşağı yukarı herkesin hemfikir olduğu konu, bu uygulamanın kent içi toplu taşımacılığı adeta bir “işkence” haline dönüştürmüş olması inkar edilemez gerçeğiydi.

Kent içi toplu taşımacılık için seçilen ve şu anda kullanılmaya devam eden otobüslerin, kent içi toplu taşımacılık için uygun fiziksel özellikleri taşımaması, ayakta alınacak yolculara ayrılan boşluk alanların çok yetersiz olması, alternatif yolcu taşımacılığının olmaması, yolcu yoğunluğunun oldukça yoğunlaştığı saatlerde yeterli otobüs seferlerinin olmaması, kent içi “toplu taşımacılığını” adeta bir “işkence” haline getirmektedir.

Ortaya çıkan bu duruma Hilmi Bilgin döneminde de kalıcı bir çözüm getirilemedi, kent içi yolcu taşımacılığını rahatlatacak hiçbir uygulama hayata geçirilemedi ne yazık ki!!!. Yolcu sayısının çok yoğunlaştığı günün belirli saatlerinde toplu taşıma araçlarına binmenin ve inmenin “büyük bir başarı!!!!” olduğu gerçeği bir yana, belediye otobüslerini kullanan şoförlerin yolculara yönelen duyarsız ve kaba davranışları (bilhassa 65 yaş üzeri), bu kent içi yolculukları yolcular için adeta “psikolojik bunalım” vesilesi haline getirir oldu!!!!!! Bu yolculuklarda insanlar abartmasız “canlarından bezer” hale geldi.

Çeşitli vesilelerle ve sık sık yolcularla-yolcular, yolcularla- şoförler arasında gerginliklerin ve tartışmaların ortaya çıkması, kent içinde yapılan bu 15-20 dakikalık seyahatları giderek bir “işkence” boyutuna taşıdı. Benzin ve mazot fiyatlarındaki yüksek orandaki artışlar da, insanların giderek büyük oranda “toplu taşımacılığa” yönelmesine sebep olmaktadır.

Bilhassa Kümbet-Şirinevler, Şirinevler-Kümbet, Üniversite-Kardeşler TOKİ, Üniversite güzergahlarına yapılan seferler, insan psikolojisini bozar, hatta abartmasız “alt-üst” eder hale geldi. Duraklarda dakikalarca bekleyip araçlara binemeyen yolcular, sık yapılmayan seferler, birbirleriyle ve otobüsleri kullanan şoförlerle sık sık gırtlak-gırtlağa gelen, ayakta alınan yolcu yoğunluğundan ve araç içi tıkış-tıkışlıktan dolayı araçtan inmeyi başaramayan, araçtaki yolcu yoğunluğundan dolayı her durakta aşağıya inip geri binmek zorunda kalan yolcular…….Kısacası, günün hemen hemen her anında kent içi yolcu taşımacılığında ortaya çıkan evlere şenlik manzaralar.

İşin en şaşırtıcı yanı da, Sivas kamuoyunda ortaya çıkan bütün bu yoğun sıkıntılar sonrasında ortaya çıkan eleştirilerin, belediye tarafından yeterince değerlendirilmeyip, bu konuda kalıcı ve yeterli çözümlerin bir türlü hayata geçirilememesi gerçeğiydi !!!!! Yukarıda tartışma konusu yaptığımız ve belediye tarafından yayınlanan broşür de bu durumun en büyük ispatıydı herhalde …….

Dileğimiz, büyük “proje, hizmet ve icraat” vaatleriyle belediye başkanı seçilen ve 31 Mart seçimlerinde aday adayı olan Hilmi Bilgin’in bu önemli konuya ciddi bir şekilde ve en kısa sürede eğilerek, Sivas’taki insanlar için ciddi bir sorun olan bu hayati konuda, kent içi toplu taşımacılığı sorunlarını azaltacak ve insanları rahatlatacak yönde çözümler geliştirmesi ve tedbirler alması…… Sayın Belediye başkanına, toplu taşımada insanların nasıl sıkıntılarla (daha doğrusu adeta işkenceyle) karşılaştığının “empatisini” yapması için “öğlen” ya da akşam saatlerinde bu güzergahlardan halk otobüsleriyle bir yolculuk yapmasını öneririz!!!!!!



Anahtar Kelimeler: Merkezine Yayan Gidelim Artık?
Turgay Özcan
15.01.2024 17:11:56
Şehrin otobüs sorununa ilişkin yazılmış nefis bir yazı...Duyarlılığınız için teşekkür ederim. Sivas'ta otobüse binmek bir çileye dönüşüyor. Yetkililerin biran önce bu soruna bir çözüm bulması gerekiyor.