Sivas çarpık kentleşme ile karşı karşıya. Şehrin her tarafında bulunan ucube yapıların, Sivas’ı adeta moloz yığınına çevirdiği ortada iken, Sivas Belediyesi’nin, şehrin özgün mimari tarzını ortaya koyacak bir ekipten yoksun olması da, bu sorunun giderek büyüyeceğini gösteriyor. Ruhu olan bir şehir yerine, kent soğukluğunun rantla bütünleşmesinden korkuluyor.
Sivas Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü ile Sivas İnşaat Müteahhitleri Derneği istişare toplantısı düzenlemesi akıllara pek çok sorunun gelmesine neden oldu. 500 binlik bir şehir hayaliyle yanıp tutuşan belediyenin, büyük şehir olma yolunun bundan geçtiğini görmesi şehir planlamacılarının tepkisini çekiyor.
Sivas’ın adeta çarpık kentleşmenin merkezine dönüştüğü gerçeği ortada iken, bu çarpıklığa göz yuman İnşaat Müttehitleri ve Belediye’nin nasıl bir şehir hayal ettikleri ise bilinmiyor.
Felsefesi olmayan bir şehrin, felsefesinin oluşturulmasında gerek İnşaat Mütehitleri Derneğinin gerekse Belediyenin ciddi hiçbir hazırlığı olmadığı gözlemleniyor.
Felsefesi oluşturulmayan bir şehrin, rant paylaşımları için ideal bir şehir olacağını dile getiren pek çok duyarlı insan, felsefesi olmayan bir şehrin kolayca kentleştirilerek moloz yığını haline dönüşebileceğini vurguluyorlar.
Başbakan’ın yerel seçimler sırasında Belediye Başkan Adaylarına Felsefesi olan şehirler inşa edin talimatı verdiği lakin bu talimatın özellikle Sivas tarafından anlaşılıp anlaşılmadığı ise merak konusu. Şehrin felsefesinin oluşturulması için Sivas Belediyesi tarafından bir ekip kurulmadığı gözlemlenirken, İmar ve Şehircilik Müdürlüğü ve Kentsel Tasarım Müdürlüğü’nün bu yönde adım atacak bir ekipten yoksun olduğu vurgulanıyor. Şehri sadece beton yükseltiler halinde görmeye devam ettiği gözlemlenen bu belediye birimlerinin, Ağa Han Mimarlık Ödülü Sahibi Turgut CANSEVER’in Kale etrafında Sivas’ı şekillendiren entelektüel hayalinden haberlerinin olup olmadığı ise bilinmiyor. Turgut CANSEVER’in Sivas’ı mükemmel şehir olarak hayal eden öngörüsünü irdeleyen bir çalışmanın olmadığı ortada iken, azıcık var olan şehir dokusunun da silinip, kent soğukluğuna doğru gidilmesinden korkuluyor.