Sivas Cumhuriyet Üniversitesi usulsüzlük iddiaları ile çalkalanıyor. Son olarak Rektör ve bir rektör yardımcısının sanal olarak tehdit amaçlı yazıp çizen birini bir ilçe MYO’ya Yüksek Okul Sekreteri, eşini de başhemşire olarak atayarak bir anlaşma yaptıkları iddiaları ile çalkalanıyor.
Kadavra zihniyetinden kurtulması için adeta Sivas halkınında sanki oy kullanacakmış gibi seçimlerinde çalışarak göreve getirdiği Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Faruk Kocacık ve yönetimiyle ilgili skandallar bitmek bilmiyor.
Gazetemizde yayınlanan haberler karşısında adeta dut yemiş bülbül misali olan Kocacık`ın yerine yardımcısı Hüseyin Yılmaz ufak görüntüler verip pembe tablolar çizmeye devam ediyor.
Geçmişte 2 rektör ve şu ana kadar yine kendisinide yaptıkları yayınlarla tehdit şantajlarda bulunarak ünirversitede görev talep edenlerin Kocacık tarafından göreve getirilmesi ve bunun için yine yardımcısı Ali Erkul`un çaba sarfetmesi hangi açıktan dolayı soru işaretlerini kamuoyunda beraberinde getirirken. Tavizler sadece bununla bitmeyip eşte başhemşire oldu.
Gazetemiz rektör Kocacık, danışman Ercan Şahbudak, rektör yardımcısı Ali Erkul`un bu ilişkideki rollerini ileriki sayılarda tam olarak kamuoyuna açıklayacaktır.
Sivas Cumhuriyet Üniversitesinde usulsüzlükler dillerden düşmüyor. Eski Rektör İlyas Dökmetaş’ a karşı sanal bir internet sitesini kullanarak ortak hareket eden Rektörün, seçimi kazanması sonrasında, bir şahsı bir ilçeye Yüksek Okul Sekreteri olarak atayarak bir takım “özel” açıklamaları engellediği iddia ediliyor.
Üniversitede dilden dile dolaşan bu atamanın, hangi kriterler ve ne maksatla yapıldığı herkes tarafından bilindiği belirtiliyor.
Üniversite kaynakları, Rektörün yazıp “çizen” bir internet sitesi yöneticisiyle bir anlaşmaya vardığını iddia ederlerken, bu anlaşmanın bir sonucu olarak kendisini Yüksek Okul Sekreteri, birini öğretim görevlisi olarak kadroya aldıkları ve eşini de başhemşire olarak atadığını belirtiyorlar.
Rektörün bu tercihinde bir rektör yardımcısının da etkin olduğu ve böyle bir uygulama ile nelerin önlendiği kamuoyu tarafından merak ediliyor. Bu “özel” uygulamanın nedeninin “özel yaşam karikatürlerinin” artmasını engellemek mi acaba soruları dilden dile dolaşıyor.
Mehmet Bakır dönemi ile başlayan Dökmetaş tarafından her türlü tehdite karşı dik durulmasına rağmen Kocacık`ın bu tavizi vermesinin ardından ne gibi tavizler vereceği de merak konusu.
Önce yaza yaza sonra çize çize yola getirilmiş bir yönetici konumuna düşen rektör Kocacık`ın bu konu ile ilgili nasıl bir cevap vereceği, hangi özel yaşam ayrıntılarının bu tavizlere neden olduğunu açıklayıp açıklamayacağı da gündemdeki yerini koruyacak.
Kocacık ve özellikle bir yardımcısı ile ekibinin yazılacaklardan korktuğu iddasıyla gerçekleştirdikleri bu atama ve terfinin hangi şartlarda yapıldığı, hangi bedelin ödendiği sorularının yakında aydınlanacağıda dile getiriliyor.