SİVASLI hemşehrilerime AMERİKA´dan selamlar yolluyorum.
Kışa hazırlanıyor şehrimiz Sivas değil mi? Hatırı daim olsun hatırlı insan Osman ÇELİK Beyefendi ile uzun bir görüşme yaptık. SİVAS´ın güzünü anlattı. Ağaçlar gazellerini cömertçe yere seriyorlar Kirkor Amca.Kaysıların yaprakları kızardı. dedi.Benim de içime bir gam indi bu sözlerden sonra. İçim burkuldu, gam yüküm arttıkça arttı.
Garip anam MANUŞAK KADIN, güzün ağaçların ?çiprilerini? toplar kışa hazırlardı.Ben "Ana ne topluyorsun bunları" deyince. "Kılıç gibi kış geliyor" derdi.
"Zemheri var gücük var, albur beşi var"diye azarlardı beni. Bir güz vakti SUŞEHRİ´ne yolumuz düşmüş idi babam ile.Himmet Kahya adında bir adamın evini yapmak için gitmiştik.
Babam bu yaşlı insanı çok evvelden tanır idi.Hoş sohbet cömert, iyi bir adamdı.Hemen yanı başında bir RUM komşusu vardı. SELANİK göçmeni imişlerdi.Çok iyi anlaşırlardı.Babam BEDROS USTA, Himmet Kahya´ya 2 oda 1 sofa yapacaktı.Himmet Kahya, mukallit bir adem idi.Rum komşusu ile karşı karşıya evleri olacaktı.
Babama dedi ki "KOMŞUNU BUL HİMİNİ VUR". Ben komşumu buldum himimi vuruyorum diye temeli attırmıştı.Babam usta idi ancak on kadar da amele var idi.
Babam ve amale amcalar evi yapıyorlardı. Bende geziyor idim.SUŞEHRİ, güzün cennet gibi güzeldi. Ağaçlar sararmış yağlı boya tablosu gibiydi.Cevizi, elmayı, kaysıyı, patatesi hasad eden halk, geçimini tarımdan sağlar idi.Vadi içinde bir CENNET gördüm o zamanlar. Ahalisi de munis insanlardı.
Babam, HİMMET KAHYA´nın evi yaparken, SİS tarafından da babama istek geldi.HİMMET KAHYA´ya yalvardılar ?BEDROS USTA´yı bir gün bize ver, ağıl çatılacak. Ardıçlar hazır? dediler.HİMMET KAHYA, iyi adamdı "peki öyle olsun" dedi.Babam ile SİS yerleşim yerine gittik. Hakikaten de ağılı bir günde çattık.Babama köy halkı ?BEDROS AĞA sen gibi maharetli bir ERMENİ her kazaya lazım? dediler.Dağlara kıragılar düşmekte idi. Koç ayı gelmişti. Kasım sonu olmadan 2 oda 1 sofa bitti.
Himmet Kahyanın evinin yamacındaki RUM çocuklar ile de çok oyunlar oynadık.HİMMET KAHYA babamın emeğini hemen verdi.?Gözüm nuru ayağının tozuna kurban olduğum Peygamberim efendim alın teri kurumadan hakkını verin hak edenin derdi? dedi.Babam dedi ki hakkımızdan fazlacasını verdi sağolsun dedi.
Bizde SUŞEHRİ insanlarından çok şeyler aldık. İki torba kadar da ceviz aldık.SİVAS´a doğru döndük?Anam karşıladı bizi tebessümlü kaşları ile?Erzakları görünce dedi ki ?Hey Kuduretli Tanrım, deldiğin boğazı heç aç mı korsun? dedi şükretti.ŞÜKÜR, şimdi bilinmekte midir bilmiyorum?