Yıllardır kültürel durağanlığa hapsedilen şehirde deyim yerinde ise yaprak kımıldamıyor. Kültür, sanat ve turizm anlamlı ileri bir hayal ortaya konulamazken, Sivas’ı bu dar açmaza mahkûm eden kültürel bakışa, bu şehrin mahkûm edilmesi anlaşılamıyor.
Sivas deyim yerinde ise kültürel bir sahip arıyor. Turist uğramayan Sivas’ta, entelektüel bir ufuk düşüncesi ortaya konulamazken, bir de iki lafın birinin biz kültür şehriyiz yalanı olması ise eleştiri alıyor.
Sivas’ın kültürel şekillenmesine son on yıldır damgasını vuran Pürlü’nün şehri köy kültürüne hapseden ve entelektüel bir yaklaşım sergileyemeyen tutumu eleştiri alıyor.
Sivas’ın kültür yürüyüşünü sekteye uğratmakla eleştirilen Kadir Pürlü, basın mensuplarını çağırarak “Dadaloğlu’nun mezarını” arıyorum diye ülkeye duyurmuş ve bunun arkasını getirememişti.
Skandalları ile tanınan Pürlü, gündemde kalmak için türlü türlü tuhaflılar yaparken, en son W.I.P.WC. uygulaması ile Sivas’ı bütün Türkiye’ye rezil etmesi ile gündeme gelmiş ve zamanın Valisi Ali Kolat’ın zamanında müdahalesi ile bu kepazelik sonlandırılmıştı.
Turizmi olmayan ve kültürel vizyonu dar alana hapsedilen bir şehir haline getirilen Sivas’ın daha ne zamana kadar bu tür yavanlıklara mahkûm edileceği merak ediliyor.
İl Kültür Turizm Müdürlüğünde bu denli yavanlıklar yaşanırken gözler Sivas Belediyesine çevrildi. Belediyenin kültürel gidişatını şekillendirecek olan Ahmet ÖZAYDIN’ın da eski kuşak idareci olması hasabiyle, Sivas’ın kültürel vizyonunda öte bir adımı gerçekleştiremeyeceği vurgulanıyor.
Malatya, Kayseri gibi iller film festivalleri ile ülke gündeminde önemli yerler işgal ederlerken Özaydın’ın bu gelişmelere nasıl baktığı bilinmiyor. Belediyelerin Kültür A.Ş sinin vizyonu ile önemli mesafeler kat ederlerken, Sivas Belediyesinin bunu nasıl içselleştireceği sorgulanıyor.
Sivas’ın kültürel gidişatına damgasını vuracak olan Kadir Pürlü ve Ahmet Özaydın’ın önemli icraatlar ortaya koyamayacağını dile getiren kültür insanları, bu yılların maalesef kayıp yıllar olacağını vurguluyorlar.
