Günümüzde hızlı bir değişim yaşanmaktadır. Değişimi başlatanlar ise liderler ve yöneticilerdir. Tüm kurumlarda baş döndüren değişim, yeni liderlik ve yönetim anlayışlarını meydana getirmiştir. Bu nedenle değişim süreci donanımlı lider ve yöneticiler ihtiyacını doğurmuştur. Çünkü değişim güçlü lider ve yöneticilerle olmaktadır. Lider ve yöneticinin ana görevi değişimin belirleyicisi ve başrolde olmaktır. Geleceğin rotasının ana kılavuzu olan lider ve yöneticiler daima önde yürüyerek gelecekle ilgili vizyon sahibi olup aktif olmuşlardır. Ancak, zamanın ruhunu iyi tahlil edemeyen lider ve yöneticiler sürecin gerisinde kalarak elindeki potansiyel imkânlarını kaybetmişlerdir. Lider, o kadar önemlidir ki toplumlar, ?Yaşamların niteliğini, liderlerin niteliğine ? bağlamışlardır. Tüm başarıların ve başarısızlıkların temeli tepedeki lider ve yöneticilerin kalitesine dayandırılmıştır. Bazen de toplumun girdiği krizlerde lider ve yöneticiler sorumlu tutulmuştur. Bu nedenle krizleri yönetecek ve krizleri fırsata çevirecek çıkış yol olarak lider ve yöneticiler görülmüştür. Hatta bazen kitleler ?Bizden lider çıkmaz ya da lidersiz yapamayız? gibi sitemlerde bulunurlar. Çünkü kitleler ?Her zaman sırtını yaslayacağı? bir güç veya önderlik edecek liderler aramıştır. Buna göre tüm toplumlarda resmi ya da gayri resmi kurumlarda görev alan lider ve yöneticilerle ilgili birçok tanım yapılmıştır.
?Lider, bir grubu belirli amaçlar etrafında toplayabilen, onları etkileyen, harekete geçiren kişilerdir. Başka bir tanımla lider, başkalarını etkileyebilen, nereye, nasıl gidileceğini gösteren, hedef ve misyon koyan yani yol gösteren rehber kişidir.? Liderlik, daha çok kitleleri ardında sürükleyebilen, karizmatik ve güçlü şahsiyetleri simgeliyor. Bu bazen bir kral, bazen bir padişah, bazen bir peygamber, bazen de bir önder olarak insanlık tarihinde rol oynamıştır. Lider elindeki gücü kullanabilme ve kapasitesine bağlı olarak çevresini etkileyen gerektiğinde aldığı zor kararların ve sonuçların arkasında durmasını bilendir. Temel yaklaşım olarak lider; çevresinde bulunan bireyleri hitabet gücü, sahip olduğu bilgi ve vizyonu ile etkileyip, sürükleyebilen bir yapıya sahiptir.?(1) Lider daha çok insanı, süreci ve stratejileri yönetir. Uzun vadede geleceğin perspektiflerinin vizyonunu oluşturur. Yani daha çok yarını ve gelecek üzerinde yoğunlaşır.
Yönetici ise: ?Başkaları tarafından o pozisyona getirilmiş, başkaları adına çalışan önceden belirlenmiş hedeflere ulaşmak için çaba gösteren, işleri planlayan, uygulatan ve denetleyen kişidir. Ödül ve cezaya dayalı gücü vardır.?(2) Yönetici, yönetim faaliyetlerini gerçekleştirmekle görevlidir ve daha çok otorite olarak görev yapar. Kendisine verilen görevleri yapmakla sorumludur ve daha çok bugünü idare eder.
Lider ve yönetici tanımlarından da anlaşıldığı üzere liderler, süreçlerin belirleyicisi iken; yöneticiler daha çok uygulayıcısı, süreçlerin muhafazakârlık temsil görevini üstlenirler.
?Çoğu kez lider ve yönetici sözcükleri aynı anlamda kullanılmaktadır. Ancak yukarıda açıklanan tanımlara bakıldığında bu iki kavramın anlamları birbirlerinden farklıdır. Yönetici ve lider aynı kişi olabilirler. Kişilerde liderlik ve yöneticilik özellikleri bir arada bulunabilir, fakat her zaman bir lider yönetici olmayabilir ya da bir yönetici liderlik vasıflarına sahip olmayabilir.?(3) Lider ve yöneticinin özelliklerini bir arada taşıyanlara ise lider yönetici denir. ?Yöneticilik daha çok örgütsel alanlarda söz konusu iken, liderlik kavramı hayatın hemen her alanında karşımıza çıkmaktadır.?(4)
Yöneticinin Özellikleri
Yönetici; analitik düşünebilme, inovatif yapabilme, farkındalık oluşturabilme, bilgi üretebilme, yargılayıcı değil danışır olabilme, çalışanların yeteneklerini keşfedebilme gibi nitelikler yöneticinin özellikleridir. İyi bir yönetici; ?Tarafsız, takdir edici, sempatik, sabırlı, ölçülü, nazik, dengeli, değerbilir, koruyucu, özverili, iyimser, etkileyici, ikna edici, çifte standartsız, kendisi ve çevresiyle ile barışık, önyargısız, destekleyici, cesaretlendirici, sırdaş, dürüst, adil, inandırıcı, güven verici, iradeli, sorumluluk sahibi, kararlı, uyumlu, coşkulu, duyarlı, düzenli, güler yüzlü, insana değer veren, kolaylaştırıcı, paylaşabilen, saydam, sağduyulu olmalıdır?(5) ?Ayrıca başarılı bir yönetici, küresel işletmecilik için gerekli problem çözme, ekip çalışması, iletişim kurma, bütünsel düşünme ve liderlik gibi niteliklerini geliştirebilen yönetici olması gerekir.? (6)
Yöneticilik Bir Sanat mıdır?
Yöneticiliğin bir sanat mı yoksa eğitim ve öğretim sonucu kazanılan bilgiye dayalı bir süreç mi olduğu konusunda yıllardır tartışmalar yapılmaktadır. Ancak yöneticiliğin daha çok bir meslek (kariyer) uygulaması olduğu söylenebilir. Çünkü yöneticilik bir formal organizasyon içinde gerçekleşir. Bulunduğu mevkide yetkilerine sahip olur ve uygular. Yani daha çok yönetim alanında kişinin yaratıcılığı, hayal dünyası, hayat görüşü ve tecrübeyle elde edilebilir. Aynı zamanda yöneticilik bilim ve sanatın sentezidir. Yöneticinin karizması, tarzı, disiplini, lider özellikleri ve pratik zekâsı birçok sorunu kolay çözer.
Liderin Özellikleri
Lider; yenilikçi, analiz ve muhakeme yapabilen, karar verme kabiliyeti olan, iyi iletişim kurabilen, enerjik ve inisiyatif alan ?İnsanları heyecanlandıracak bir vizyona sahip ve bu vizyonu hayata geçiren bir stratejiyi çizebilen?(7) kişiliğe sahiptir. Lider, ?Orijinal fikirlere sahip, yenilikçi, güven ilham eden, geniş perspektifi olan, kendi isteklerini başkalarının istekleri haline getirendir.?(8)
Enes OLGUN da bir konuşmasında liderle ilgili şunları dile getirmiştir: ?Stratejik düşünebilen, vizyon oluşturan, aldığı ilhamla motivasyon yaratan, büyük yenilikler yapan, ekibine koçluk yapan, fikirlerini iyi pazarlayabilen, iyi iletişim kurabilen, problem çözücü, bilgisayarlardaki her tuş gibi sorun çözücü, zamanı iyi kullanan ve kontrol eden kendi ekibinin kalitesini artıran, hedefler belirleyen kişiliklere sahip olduğunu? beyan etmiştir. Ayrıca Lider: ?Kişilerin güdülerini, yeteneklerini ve kişiliklerini tespit ederek yöneten bir orkestra şefine benzetilmiştir.?(9)
Lider, hedeflerini iyi belirlemelidir. ?Alis Harikalar Diyarı? kitabında: Alis ile tavşan arasında şöyle bir konuşma geçer: Tavşanın peşinde koşan Alis, yolun ikiye ayrıldığını görür ve ikisi durur: Alis, ?hangi yoldan gideyim diye tavşana soru sorar: Tavşan da nereye doğru gittiğini bilmiyorsan, hangi yoldan gittiğinin hiçbir önemi yok? diye cevap verir. Buradan hareketle liderler ilk önce hedeflerini belirleyerek ve hedefe nasıl ve hangi yöntemlerle ulaşacağını kitlesine anlatmalıdır.
Lider, çoğu zaman geleceğin resmini çizer. Leray Eims de liderle ilgili olarak şunu söyler: ? Başkalarının gördüğünden daha fazlasını gören, başkalarının gördüğünden daha uzağı gören ve başkalarından daha önce gören kişidir? diye tarif eder. Hatta lider, büyük düşler hayal edip peşinden koşan özelliklere sahiptir. Güney Koreli kim Woo-Chong liderlerin düş sahibi olması gerektiğini açıklamıştır. Ona göre: ?Tarih, düş görenlerin mülküdür. Dünyayı düşler değiştirir. Düşsüz hayat, dümensiz gemi gibidir? der. ?Büyük İskender bir hayalin peşinden gitmişti. Atilla´nın hayali Roma´ydı. Alparslan´ın en büyük hayali ?Gücü ve sınırları büyümüş bir Türk Devletiydi.? Osman Gazi, gördüğü bir rüyanın hayaline koştu. Osmanlı Devletini kurdu. Altı buçuk asır dünyaya adaletle hükmetti. Fatih, en büyük hayalin peşinden koşmuştu. ?Ya İstanbul beni alır, ya da ben İstanbul´u? demiştir. Yine Selahaddin Eyyübi Kudüs için: ?Kudüs işgal altında iken ben nasıl gülebilirim? diyerek Kudüs´ü feth etme hayalinin peşinden gitmiştir.
İslam tarihine baktığımızda tüm peygamberler hem iyi birer lider hem de iyi birer yöneticidirler. Çağın değişim ve dönüşümleri için tek başına kalsalar da mücadele etmişlerdir. Peygamberimiz Hz. Muhammed´in örnekliğinde bunu bariz olarak görebiliyoruz. İlk vahiy geldikten sonra Mekke´de bir diriliş harekâtı başlatmıştır. Yakın çevreden başlamak üzere ahlakıyla ve ahkâmıyla mükemmel bir liderlik ve yöneticilik örneğinin sembolü olmuştur. Kullandığı diliyle, merhametiyle, sevgisiyle ve mütevazılığiyle gönül inşasına başlamıştır. Ancak bazıları hariç, Mekkeli müşrikler asabiyet putlarını kıramamıştır. Peygamberimiz ise bu zorlu görevde inandıklarından asla vazgeçmemiştir. Medine´ye hicretiyle beraber dirilişten direnişe başlamış ve müşriklere karşı savunma savaşlarına katılarak önderlik etmiştir. Medineli Müslümanların, liderlerine olan vefakârlığı ve sadakati sayesinde Allah onlara yardım etmiş ve zaferler elde etmişlerdir. Buradan hareketle Müslümanların liderlerine olan vefa ve sadakati sayesinde Allah´ın rızasına nail olmuş ve başarılı olmuşlardır. Allah, Müslümanların birbirlerine ve liderlerine değer verilmesini istemiştir. ?Ey iman edenler! Allaha itaat edin, peygambere itaat edin ve sizden olan emir sahiplerine de itaat edin??(Nisa:59)
Ayrıca Allah, zalim yönetici ve liderlere karşı sevgi beslenmemesini ve itaat edilmemesini de emretmiştir. ?Zulmedenlere meyletmeyin. Yoksa size ateş dokunur. Sizin Allahtan başka dostlarınız yoktur. Sonra size yardım da edilmez.? (Hud:113). ?Yeryüzünde ıslaha çalışmayıp fesat çıkaran haddi aşmışların emrine itaat etmeyin?(Şuara: 151-152). Peygamberimiz de yöneticilerle ilgili olarak toplumun sorumluluğunu yöneticilere devretmiştir: ?Her biriniz çobansınız ve elinin altındakinden sorumlusunuz? diye buyurmuştur. Yine başka bir sözünde de: ?Mahşer gününde arşın gölgesinde gölgelenecek yedi sınıf insandan birinin adil yöneticiler olduğu?açıklanmıştır.