Malatya´ya Doğru Ağır Zaman
Ağır bir zaman? Yaşamın seyri âlemi? Kayda değer müstesna anları, satırlar gerdanlığına bir inci gibi dizen hatıralar dilimi.
Öte dağlar ve öte diyarların, kendi kendileri ile söyleşmeleri belki de çoğu şeyi anlamlı kılan? Hayatın kıyısına demirleyen anlar, ağır ağır ilerliyor Malatya´ya doğru?
Ulaş TECER DAĞI21 Ağustos 2016 PazarUzun uzadıya bir destanı anımsatırcasına yola revan olan benliğimiz, ilerliyor Ulaş´a doğru. Ulaş´ın hemen yanı başında, mağrur bir kartal gibi gökle bütünlenen Tecer Dağı, insanı tarifsiz düşler seyrangahına salıyor. Tecer Dağı, asırlardır söyleşiyor adeta cümle alem ile...
Göllerinde turnaların konakladığı, tenha yamaçlarında ahlat ağaçlarının bir biri peşine kök saldığı Tecer Dağı...
Dağların en asudesi Tecer Dağı. Kerem´in Aslı Hanı´ aramak için gelip bir müddet Tecer Değirmenlerinde çalıştığı rivayet edilen Tecer Dağı. Kerem´in Aslı´yı sorup, ondan Aslı´nın sırrını öğrendiği Tecer Dağı?
YAĞDONDURAN21 Ağustos 2016 Pazar
Bir kuş uçumu hasretlerin serin otağı Yağdonduran. Buz gibi suyu ve keskin esen rüzgârı ile karşılıyor bizi. Zamana meydan okuyan bir durak. Gelenin geçenin serin sularından içtiği, bir müddet ip gibi dizili Kulmaç Dağlarına baktığı Yağdonduran. Gökle hemhal dağlar, uçsuz bucaksız ovalar vadiler?Sesi sükuneti bölen dağ kuşları?İvedi türküler, ivedi hasretler, ivedi düşünceler?
GÜRÜN21 Ağustos 2016 PazarSağa sola yayılış güneşin ılık silueti. Güzün yavaş yavaş kollarını dört bir yana salıvermesi?İsimsiz dağlar, isimsiz düşler, isimsiz düşünceler?
Kıraç dağların ortasında, gümrah ırmakların insanoğluna bahşettiği güzel bir ilçe. Kayısının, elmanın, cevizin ve dutun ana vatanı. Bağın bahçenin içinde sakin insanlar diyarı. Ekmeği gurbette bulan ve yazdan yaza sılanın çekip getirdiği diyarlar. Tohma´nın sükûneti, hışmı, cömertliği, şiirselliği?
Akıp giden dereler, çeşmeler, bahçeler, bağlar? Duttan şiirlerin dizildiği, aylı geceleri kuş seslerinin ördüğü Gürün?
MALATYA22 Ağustos 2016 Pazartesi
?Etek Sarı Sen Etekten Sarısın
Kurban Olam Beydağının Karısın
Sordum Sual Ettim Kimin Yarısın
Ben Sormadan Dolu Gibi Döküyü
Bir Gömlek Diktirdim Kolu Düğmeli
Herkes Kaderine Boyun Eğmeli
Deli Gönlüm Kötüye Bel Bağlama
Sevdiğin Yar Malatya´yı Değmeli?
Malatya denilince bu türkü takılır aklıma. Güzel bir türkü. Şener ŞEN ile Meltem CUMBUL´un oynadığı ?Gönül Yarası? isimli filmi anlamlandıran bir türkü bu. Bundan birkaç yıl önce de Malatya´ya ?Kitap Fuarı? için geldiğimde, özellikle Beydağı´nı görmüş ve bu türkünün içleri aydınlatan rayıhasını soluklamıştım.
Malatya, uçsuz bucaksız dağlar taşı yaran kaysı ağaçları. Sıcak bir iklim sıcak tebessümler. Kıraç dağlar? İsimsiz dağlar? Tepe tepe dağ dağ kıyıya köşeye iliştirilmiş yaşam alanları. Bir birinden habersiz çarpan yürekler. Bir birinden habersiz işleyen zamanın hay huyu?
GÜNPINAR ŞELALESİ22 Ağustos 2016 PazartesiMalatya´nın en gözde mekânı. Darende´nin yanı başında bulunan GÜNPINAR ŞELALESİ´ne düşürüyoruz yolumuzu.Kayaların tepesinden sere serpe inen gümrah şelale, etrafa serin bir huzme salıyor sanki.Kayaların ortasında akan bereket, insanı derin düşüncelere, anlamın içindeki anlamları sona erdiren bir huzura salıyor adeta. Derin dondurucu kabilinden serin sular, akmakta acele davranan Günpınar?
Şehrin kalabalığının, yapay ilişkilerin, maskeli suretlerin anlayamayacağı bir doğa harikası?Gürül gürül akan şelaleye karşı zamanı yudumlayan demli çaylar ve serin esen MALATYA rüzgarı?
Güler yüzlü insanlar, sakin adımlar. Ekmeğini, dut ile kabuk ile, kengel sakız ile kazanmanın uğraşındaki alın teri savaşçıları. Şelalenin hemen yanıbaşında, elinde kitap ile ?TOLSTOY? okuyan yaşlı bir adam ve dumanı gögü sere serpe uzanan bir keder manifestosu.
Gümrah şelaleden akıp giden huzura ellerimiz ve ayaklarımızla dokunmanın serin muhabbeti? Huzur veren düşünceler, zarif tebessümler? Suyun yanı başında insan ruhunu asudeleştiren zarafetin kadife kokusu?
Malatya işte? Günpınar işte?Türkülerin, aşkların, yarım hikayelerin diyarı? Malatya?
GÜRÜN (Gübin)23 Ağustos 2016 Salı (Gece Yarısı)
Gecenin en leziz anı. Dağların ardından ceviz yaprakları arasından saçlarını gösteren berrak dolunay. El ayak çekildi. Cır cır böceklerinin koro halinde şakımaları? Ötelerden duyulan cılız köpek havlamaları. Geniş balkonun verdiği gece huzuru.Balkondan uzakları soluklamaya devam ede ede gece ilerliyor. Yanan ışıklar, biteviye dalgınlık?
Gökyüzünde uzun zamandır görmediğim ?Yedi Kandilli Süreyya? yıldızları?Zarafetin gök hali yıldızlar? Bir inci gibi ak gerdana dizilmeleri misali?
İkinci kattaki bahçe içi misafirlik balkonundan huzuru ve sessizliği yudum yudum içime sindiriyorum adeta.
Çok sesli bir orkestra her yer? Dağa vuran ışık huzmeleri? Bar bark ederek doğan gögün zarafet tacı benim diyen ay sultan?Derin bir huzur. Dağı taşı bircümle şairin yüreğini rehin alan ay sultanın hükümdarlığı?
Ceviz ağaçları, meyveye duramayan kaysılar, ay sultanın aşkına dağların kenarcığına kök salmış ahlat ağaçları?
Gece bir şiir gibi ilerliyor adeta? Yanda akıp giden dere, bahçe içindeki evlerin tek tük ışıkları, geceyi bölen börtü böcek sesleri?Genizleri sarhoş eden çimen kokuları?Geceyi yaran köpek havlamaları? Binbir çeşit yıldız seremonisi?
Zarif bir gece? Zarif bir ay? Zarif yıldızlar? Geceyi anlamlandıran bütün parçalar, adeta zarafetin gönlünden süzülen inci taneleri?
Osman ÇELİK