Tarih: 28.11.2018 20:35

Sami AYDIN Manifestosu

Facebook Twitter Linked-in

SAMİ AYDIN MANİFESTOSU

Her ne kadar bu yazıyı kaleme aldığımda CHP ve İyi Parti adayları netleşmemiş olsa da, 2019 yerel seçimlerinin hangi adaylar arasında gerçekleşeceği netleşti.

Yalnız bu seçimde CHP ve İyi Parti tabanının belirleyici olacağı da ayan beyan ortada. 24 Haziran seçimlerinde % 20 bandında bir oy elde etti her iki parti.

Bizim meselemiz şu anda ne adaylar ne de seçim, zamanımız bol, vaktimiz çok, daha çok konuşup yazarız.

Ama benim yazmak istediğim, Sami Aydın. İki dönem belediye başkanlığımızı yapan isim.

Sami Aydın´ı bende sizler gibi belediye başkanlığı döneminde tanıdım. Daha doğrusu yakından tanıma fırsatı buldum. Daha önce mesleğim dolayısıyla bürolarına girip çıkma fırsatım olsa da, selamdan öte gitmeyen bir tanışıklık olduğunu ifade etmeliyim.

Sami Aydın bu toplumun doğrularını temsil ediyordu, ufku geniş, vizyonu geniş genç bir mimar olarak girdiği belediye başkanlığında unuttuğu bir şey Sivas´ın ufkunun dar, vizyonsuz, saplantılı, en iyi yapılan işin dedikodu olduğunu unutmuş olmalıydı.

Nitekim unuttu da. Belki de tek hatası bu olacaktı. Benimde bulunduğum siyasi ortamların hiçbirinde, kendi siyasi geleceğinin tohumlarını atmadı, ortamda ikilik çıkartarak, ayrıştırarak kendine bir gelecek payesi ayarlamayı düşünmedi. Kim aksini iddia ediyorsa yalancıdır, iftiracıdır, alçaktır.

Kimi zaman evinin kapısı kurşunlanacak kadar kirli çıkar ve menfaat ilişkilerinin, şehrin baronlarıyla sarmal olduğu bir şehirde adı ?Çukur Sami? ?ye çıkartılacak kadar alçakça bir algının ve aşağılık bir dedikodu ağının içine çekilmeye çalışılsa da, olmadı.  O kadar alçaklaşıldı ki, bazılarının çok iyi becerdiği ancak kendi üzerlerine yapışacak,  iffet ve namus gibi kavramları da kullanarak 2014 seçimlerinde yıpratmayı denediler, yetmedi,  FETÖ´yle koyun koyuna yatanlar, onun sırtından FETÖ kumpası kurmaya çalıştılar ancak  yine başarılı olamadılar.

Üzüntümü katmerleştiren; 2014 seçimlerinde saldırıları anladım da, daha sonrasında birlikte aynı yola çıktığı ve onun ismiyle seçilen isimlerin haksız eleştiri ve dedikodularda yer alması oldu.

Bana göre ve hala bu şehrin cinayeti olacak ?Hızlı Tren Güzergahında? bile, siyasilerin günah defterinin kalemi ilan edildi. Halbuki proje en başından Sami Aydın´ın ve ekibinin masasından çıkmalıydı.

Sami Aydın ismi bu şehre iki değil dört beden fazla geldi. Şehrin ufku, onun çok mu çok gerisinde kaldı, kalmaya da mahkum.

Hataları muhakkak vardır, ekibinde zayıf halka vardır, olacaktır. Çünkü onu,  halkaları Sivas´tan tamamlamak zorunda bırakan bizler değil miyiz? Bulduğu ilk fırsatta yola birlikte çıktığı insanı satan biz değil miyiz? Bulduğu ilk fırsatta makamın menfaatlerini kendisine, hemşerisine, mensubuna meczubuna peşkeş çeken bizler değil miyiz?

Dar, vizyonsuz ve dedikodu´dan başka bir meziyeti olmayan bu kirli şehri, kaç Sami Aydın temizleyebilir, düzeltebilir, ben bilmiyorum? Yeni gelecek başkan ve ekibi düzeltebilir mi, orası muamma?

Bu şehrin, bu ülkenin Sami Aydın´a vefa borcu var. Ben demiyorum ki, İlahi adalet böyle emrediyor.

Ne kendisinin ne de ortağı yada sahibi bulunduğu şirketinin benimle hiçbir ticari birlikteliği olmadı. O yüzden hür düşüncemi yazıyorum. Kendi gazetemle bile kimi zaman kafa kafaya çarpıştı, ama yiğidin hakkı yiğide, Sezar´ın hakkı Sezar´a

Yahu adam daha ne yapsın, Sivas´ı adam gibi bir şehre benzetti de, adamımızı benzetemedi işte.

Ona da, bu saatten sonra kimin gücü yeter ki?

Sağlıcakla kalın.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —