Kazançlarda haram şüphesinin çoğaldığı hırs dolu zamanlarda yaşıyoruz. Günler, haftalar, aylar ve yıllar hep birbirine benzeyerek geçiyor. Aman ha? Aman ha, bu koşturmacada helallerimizi yitirmeyelim; ve evimizin huzuru kaçıverir. Karanlık geceler sızar sonra gönüllerimize. Belki dikenler musallat olur güllerimize, haramdan kaçınmalı, helalinden istemeliyiz! Kaçamıyoruz dememeli, kaçmalı, korunmalıyız. Kanunlardan korktuğumuz, komşumuzdan çekindiğimiz için değil, Allah korkusundan yapmalıyız.
Kainatın Efendisi, Muhammed Mustafa (s.a.s), ?Haram lokma ile beslenip büyüyen bir insan ateşe daha layıktır?[1] buyuruyor. O halde dikkat edelim, eğer çoluk çocuğumuzu şeytandan, kötü işlerden, belalardan korumak emelindeysek, onları mutlaka, ama mutlaka helal rızık ile büyütelim. Helal rızık ile büyütelim ki evlatlarımız emin yaratılış üzerine yaşasınlar, toplumun hayrına insanlar olsunlar.
Hak Taala şöyle buyuruyor:?Ey insanlar! Yeryüzündeki şeylerin helâl ve temiz olanlarından yiyin! Şeytanın izinden yürümeyin. Çünkü o sizin için apaçık bir düşmandır.?[2] Ve Efendiler Efendisi (s.a.s) de ?Hiç kimse kendi elinin emeğinden daha hayırlı bir yiyecek asla yememiştir.?[3] buyuruyor.
Kıymetli okuyucularım!
Varın yüreklerinizi yoklayın. Ya gecenin bir yarısında, ya bir gün batımının sarısında, kendinizden, cüzdanınızdan, sofranızdan emin olmak için haramı, helali mutlaka ve daima hatırlayın. Seherde havalanan kuşları, tohum eken elleri, düğüm bağlayan ince emekleri, damla damla petekleri tekrar tekrar hatırlayın. Ve o hatırlayıştan sonra yuvasına tok dönen kuş nasıl dolaşırsa yeryüzünde, siz de öyle adımlayın caddeleri, kendinden emin ve bahtiyar?[4]
Selam ve dua ile?