Tarih: 02.03.2024 10:14

SİVAS,İNSAN TÜKETİYOR!

Facebook Twitter Linked-in

“Sivas İnsan Tüketiyor!”

Kimse kimsenin önüne geçemiyor.

Hiç kimse, başkasından öne çıkan bir etkinliğe, icraata imza atamıyor.

Herkes aynı çizgide yaşıyor. Herkes aynı rutinde yaşamaya mahkum ediliyor…

Çarşıda, pazarda, kültürde, siyasette, sanatta, her şey yavan bir at başı seviyesinde.

Hiçbir icraat kolu, bir diğerini geçemiyor. Hiç bir icraat kolu bir diğerine omuz vermiyor…

Yenilenmeye, atılıma, ileri bir ufka dar zihniyet kalıpları izin vermiyor.

Azıcık öne çıkan, niteliği ayan beyan ortada olanlar, hazır kıta bekleyen heyecan yok edicileri tarafından, yok ediliyor.

Farklı olmaya, bu şehirde müsaade edilmiyor.

Farklı harekete, farklı heyecana, farklı işlevsel adımlara geçit verilmiyor.

Sıradanlık haricindeki her eylem ve düşünce, önceden hazırlanmış dar zihniyet kalıpları içerisinde yeniden şekillendirilmeye zorlanıyor.

Dizginlenemeyen pek çok insan ise, bir yolu bulunarak ya dizginleniyor, ya da saf dışı bırakılıyor.

Dürüst ise, dürüstlüğünü zedeleyici kısır iftiralara duçar edilip pasifize ediliyor.

Kendini ifade edip, temize çıkmak için bir on yıl geçiyor. Yaşı geçip, Yukarı Tekke yolculuğuna hazırlandığı zamana değin ancak ve ancak haklılığını ispat ediyor.

Yukarı Tekkeye gidip, ebediyen uzaklaşınca, cümle insan “ne kadarda iyiydi” diye arkasından konuşmaya başlıyor.

Ölünce, ancak kıymeti anlaşılıyor nicesinin. Yukarı Tekke adeta iyi insanlarla dolu. Yaşarken bu şehirde kıymeti bilinmeyenler, ebedi istirahatgahlarında, şehir ahalisi tarafından şükranla anılıyor.

Böyle mi olmalı? İnsanlar ölünce mi kıymetlenmeli?

Sevgili okurlar Sivas insan tüketiyor. Nitelikli, yetenekli, donanımlı insanlar bir bir bu şehirden gitmenin hayallerini kuruyorlar…

Onlarca yıldır bu şehir, dar zihinsel kalıpları kutsayanlarca, minimum cehenneme çevrilmiş durumda. Neredeyse herkes, minimum çıkarlar için minimum cehennemler oluşturmak için uğraş veriyor.

Sivas, habire değirmen gibi insan öğütüyor.

Dedikodudan, çekememezlikten, beceriksizlikten, boş konuşmadan, çamur atmadan oluşmuş klanlar, devasa bir değirmen gibi insan öğütüyor.

Öne çıkıp, ülke genelinde felsefi hiçbir artısı olmayan bir şehir ile karşı karşıyayız. Ekonomide yokuz… Sanatta, kültürde, turizmde, tarımda, sivil toplumda yokuz. Yoklar içinde yok olup gidiyoruz.

Bu nekaheti kırma düşüncesi olanların da, bir kenara itilip pasifize edildiği müddetçe Sivas yoklar içinde yok olmaya devam edecek.

Skolâstik dar bir açmaz, maalesef ki bu şehri çepeçevre sarmış vaziyette.

Zihinsel değişime girmeyi engelleyen tuhaf mantık, yediden yetmişe herkesin kılcal damarlarına kadar sirayet etmiş malesef…

Bu şehrin tek ortak hareketi, gayretli insanların gayretlerinin törpülenmesinde ortaya çıkıyor. Ölünceye kadar nice hayal ve umut, dar bir açmaz içinde hareket sınırlamasına tabi tutuluyor.

Sivas insan tüketmeye devam ediyor.

Nitelikli insanlar başkalarının tükendiğini gördükçe, öte şehirlerde dirilebilmenin umuduna kapılıyorlar.

Göç göç olup, yollara koyulmalar arttıkça, hokkabazların, baronların, cambazların, hayal simsarların doymak bilmez iştahları daha bir kabarıyor.

Sivas insan tüketiyor.

İnsan tükettikçe, farkında değil ki kendisi de içten içe tükenmeye devam ediyor.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —