Tarih: 09.10.2021 18:10

SiVAS´ta İki HİTİT Şehri

Facebook Twitter Linked-in

 Sivas´ın Altınyayla İlçesi, Başören Köyü´nde 1992 yılında başlayan kazı çalışmaları ile ortaya çıkan Sarissa şehri, Hitit tarihine önemli bir ışık tuttu. Kadeş Savaşında şahit tutulan Fırtına Tanrısı´nın şehri olarak da bilinen Sarissa, pek çok arkeolojik bulguyu da araştırmacılara sundu.

Yine Sarissa şehrine ait olan ve yöre insanları tarafından arkeologlara gösterilmek için özellikle bir piknik organizasyonu, gerçekleştirilerek keşfedilmesi sağlanan 1900 rakımdaki SUPPİTASSU GÖLÜ de yine, Hitit tarihinde bilinen ilk göl olarak kayıtlara geçti.

Buna ilaveten yine KIZILIRMAK havzasında bulunan KAYALIPINAR ise gizemini korumaya devam ediyor.2005 yılında başlanan kazı çalışmalarında şehrin tarihinin SARİSSA´dan daha eski olduğu kanıtlandı.

Sivas´ın inci gerdanlıkları olan Sarissa ve Kayalıpınar´ın tam anlamıyla gün yüzüne çıkarılması durumunda Sivas´ın turizmine önemli katkı sağlayacağı araştırmacılarca dile getirilmekte.

SARİSSA

Sivas´ın 50 km. güney batısında bir Hitit kentinin kalıntıları bulunmakta: yeresel adı etrafını zamanında çevreleyen surların günümüzdeki izlerine dayanılarak KUŞAKLI olarak geçmekte. Doğu Kapadokya´nın dağlarla kaplı bu bölgesi Hititler tarafından M.Ö. II.´binde ?Yukarı Ülke? olarak adlandırılmaktaydı. Bu yöre uzun süre arkeolojik araştırmalarda fazla dikkate alınmadı. Sadece Hitit Başşehri Hattu?a´da ele geçen yazılı belgelere dayanılarak bu bölgenin Hitit İmparatorluk tarihinde ayrı bir önemi olduğu anlaşıldı. Eski Krallık Hanedanına mensup Kralların kökeninin ?Yukarı Ülke? de bulunan ancak yeri saptanamayan Ku??ara şehri olduğu bilinmekteydi. 1992 yılında Altınyayla İlçesine bağlı Başören Köyü´nün 4 km. doğusundaki Kuşaklı´da çalışmalara başlandı.

Güney tarafından ortalama 2000 metre yükseklikteki dağlarla çevrili yaylanın doğal bir tepesi üzerinde yeralan harabenin doruğunun rakımı 1650 metredir. Kuşaklı Başkent Hattu?a´dan 500 metre daha yüksek bir konumdadır ve yılda ortalama 100 günden fazlasında don görülen sert dağ iklimine saip bir coğrafi bölgededir. İkinci kazı mevsiminde A Binasında ufak çivi yazılı bir arşiv bulundu. Burada elegeçen çivi yazılı kil tablet parçalarından birinde ?Sarissa Şehrinde? her ilkbaharda kutlanan bayram törenlerine katılabilmek ve çeşitli kült işlemlerini yerine getirebilmek için Büyük Kral´ın Başşehirden gelerek bizzat hazır bulunduğundan bahsedilmekte. Söz konusu metnin korunduğu yerle olan ilişkisi gözönüne alındığında Hitit Devrinde Kuşaklı yerleşmesinin isminin ?Sarissa? olduğu varsayılabilir ve ayrıca bu ad hem envanter kaydında hemde hiyeroglifle yazılmış mühür baskılarında da görülmekte. ?Sarissa? ismi Hitit Başşehrinde bulunan çivi yazılı metinlerden de tanınmaktaydı. Özellikle yerel Fırtına Tanrısı, uluslar arası antlaşmalarda üzerine and içilen tanrı olarak önemli bir rol oynamaktaydı. Fırtına Tanrısının adına II Ramses ve III. Hattu?ili arasında yapılan ünlü barış antlaşmasının Karnak´taki Amun Tapınağı´nın dış duvarında Mısır hiyeroglifleriyle yazılmış şeklinde rastlanmakta.

Şimdiye kadar yapılan araştırmalar Kuşaklı ? Sarissa´nın orta büyüklükte bir Hitit Şehri olduğunu, zamanının diğer başka kentleri gibi eski bir yerleşmeden gelişerek oluşmadığını M.Ö. 16. yüzyılda yeni bir yerleşim olarak kurulduğunu göstermekte. Orta Hitit Devri´nin sonlarında M.Ö. 14. yüzyılın başlarında kısa bir süre içinde olsa kent işgal edilmiş, yağmalanıp ateşe verilmiş ve daha sonra tekrar kurulmuştur. Büyük olasılıkla M.Ö.1200´lerde yeniden bir yangın felaketine uğramış ve tüm Hitit İmparatorluğu´nun çöktüğü sırada yıkılmıştır.

 SAMUHA (KAYALIPINAR)

Hititlerin ?Maraşantiya? diye adlandırdıkları, Kızılırmak´ın kıyısında yer alan SAMUHA (Kayalıpınar) Harabesi´nde 2005 yılında kazılara başlandı. Tarihî Kuşaklı (Sarissa)dan daha eskiye dayanan kent birçok uygarlığa beşiklik etmiştir. Kazıda şimdiye kadar keşfedilen en eski buluntu M.Ö. 4000 yılına tarihlenen bir damga mühürdür. Araştırmalar sonucunda Er Hitit Devri olarak adlandırılan dönemde Asurlu tüccarların gelerek Anadolu´da koloniler kurdukları ve bu koloni merkezlerinden birinin de Kayalıpınar olduğu anlaşıldı. M.Ö. 19./20. yy. bu şehrin Asur ile ticaret yaptığı belirlendi. Kayalıpınar, döneminin önemli ticaret merkezlerinden biriydi. Daha sonra Hitit Krallığı sırasında (M.Ö. 1600?1200) gelişerek büyük bir şehir haline geldi.

Bu devre ait Asur dilinde bir çivi yazılı tablet parçası ve tüccarların kullandıkları çok sayıda mühür baskıları bulundu. Asur dilinde yazılmış çivi yazılı tablet Sivas´ın yazılı tarihini 300 yıl daha önceye yaklaşık M.Ö.1800 yılına kadar götürmüştür. Kayalıpınar´da bulunan Hitit çivi yazılı tabletlerinde bir köle kızın alınmasından, kutlama âdetlerinden ve kuş uçurma fallarından bahsedilmektedir

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —