Kadına şiddetin protesto edildiği şu günlerde, birkaç ufak tefek olay haricinde, kadına şiddetin görülmedi il olan Sivas’ta, kadınlar özgürce toplumun her alanında etkin olmaya devam ediyorlar. Sivas’ta sosyal hayata yön veren kadınlar, her alanda etkin olmanın gururunu yaşıyorlar.
25 Kasım’da kadına yönelik şiddet ülkenin her yerinde protesto edildi. Kadına şiddetin bir insanlık suçu olduğu herkes tarafından kabul edilmekte. Ufak tefek bazı olaylar haricinde Sivas’ta kadına yönelik şiddetin pek fazla görülmediği biliniyor. Nüfusa oranla birkaç olumsuz olay harici ciddi olayların görülmemesi olumlu bulunuyor.
Hatta kadınların Sivas’ta sosyal hayatın tamamına hâkim oldukları belirtiliyor. Ev donanımından hangi evin alınmasına tutunda, alınacak araba rengi ve modeliyle, misafirliğe gidilecek yerlerin de Sivaslı kadınlarca tesbit edildiği belirtiliyor.
Dış görünüşte erkek hâkimi bir şehir görüntüsü olduğunu dile getiren pek çok Sivaslı, aslında bunun yanlış olduğu, erkelerden ziyade bayanların şehirde daha etkin olduklarını vurguluyorlar.
Kadınların özgürce ev hayatında etkin olmaları yanı sıra, kendi istekleri ve ayarlamaları doğrultusunda sosyal hayatta da etkin oldukları biliniyor. Kadın günleri, arkadaş arası yemekler, piknik sair gibi etkinliklere istedikleri gibi iştirak eden şehrimiz kadınlarının, sosyal hayatın direk içinde oldukları belirtiliyor.
Erkeklerin maç izleme özgürlüğü ile kıyaslandığında, kadınların daha fazla etkinlik içinde olduğunu ifade eden duyarlı pek çok aydın, nasıl olsa pek çok kadın ve erkek bireylerin kültürel konulardan uzak oldukları ve bunun harici sosyal aktivitelerde ise var olduklarını ifade ediyorlar.
Şehrimiz kadınlarının “çekirdek aile” yapısına da sıkı sıkıya bağlı oldukları gözlemlenirken, evde yaşlı bir insanı istemede gösterdikleri gönülsüzlükte dikkatlerden kaçmıyor.
Kadınların evde ve sosyal hayatta belirleyici bir tutum içinde olmalarının çok önemli olduğunu belirten pek çok Sivaslı kadın, erkeklerin hâkimmiş gibi gözüktüğü yalnız bunun ise tam tersi olduğunu itiraf ediyorlar.
Ortak yaşam ve ortak paylaşım olması gerektiği halde, “amazon” vari tek taraflı belirleyiciliğin de, görülmeyen sistematik bir kural olarak etkinliğini her geçen gün artırdığı yorumları yapılıyor.