Üniversiteler, şehirlerin can damarlarıdır.
Gösterdikleri başarı veya başarısızlık, bir şehrin gelecek kaderini belirler.
Bugüne kadar Cumhuriyet Üniversitesi, Sivas?ın beklentileri doğrultusunda önemli bir işlevi, maalesef ortaya koyamadı.
Hatta ve hatta, ırmağın ötesinde kendini konumlandırma ötesine geçemedi.
***
Çok eski zamanları, yaşım gereği bilemem; lakin Mehmet Bakır ve İlyas Dökmetaş zamanında kapsamlı çalışmalar silsilesinin gerçekleştiğini söyleyemem.
Ötekileştirme ve kayırmaca bir anlayışı, dışarıdan biri olarak gözlemlediği ifade etmek isterim.
Bilimsel sıralamada iyi yerde olmadığımız ve şehirle ünsiyet noktasında da, hemen hemen sıfırın altında olduğumuz ayan beyan ortadadır.
Özellikle Hastane boyutunda, halkın ?yandım Allah? diyecek şekilde bezginlik göstermesine hepimiz şahit olduk.
Bakır ve Dökmetaş?ın üst üste yaptığı hatalar sonucunda, Tıp kökenli rektör adaylarına karşı bir mesafe oluştu.
Özellikle Sivas halkı bu rektörlük seçimlerinde, Tıp dışı bir adayın, rektör olması için yoğun çaba gösterdi.
Geldiğimiz nokta itibariyle akademisyenler ve şehrin arzusu doğrultusunda Rektör değişimi yaşandı.
Faruk KOCACIK?ın rektör olması olumlu bulundu. Rektörlük koltuğuna oturan Kocacık?ın aradan bir yıl gibi bir zaman geçmesine rağmen, etkin bir işlevsellik içinde olmasını beklerdik.
Sorunlar yumağına dönen Üniversitenin, sıkıntılarının çözümünde gayretli bir irade sergilemesi arzulanırken, garip bir iç daralmanın, gözle görülür bir hale dönüşmesi, üzüntü verici doğrusu.
Tepeden tırnağa bir yenilenme ve diğer üniversitelerin yaptığı gibi bir atılım noksanlığı ortada. Üniversite içerisinde sıkıntılar had safhaya ulaşmışken, halkın direkt temasta olduğu hastane boyutu ise, tam bir keşmekeş. İnsanlar hala, sağlık sorunlarının çözümü için komşu illerin yolunu tutmaktalar.
Aslında Rektör KOCACIK kendisinden beklentileri çok yakinen bilmekte. Liyakat ve aktif bir manevra içerisinde olması elzemken, her ne hikmetse Rektör Yardımcısı Hüseyin YILMAZ?ın belirlediği durağan bir yürüyüşü benimsemekte.
Seçim öncesi başkaları ile rektörlük düşü kuran Hüseyin YILMAZ?ın, istediğini elde edemeyip birde yol arkadaşları tarafından yalnız bırakılınca, üstün bir manevra ile son çare olarak Rektör KOCACIK?ın safına geçmesi manidardır.
Kendisine ait olduğu iddia edilen ve kamuoyuna yansıyan ?e-postasında? ?Benim için artık Faruk Kocacık?tan başka gidecek kapı, destekleyecek aday kalmadı?? itirafı nasıl bir manevralar manevrasının yaşandığını, ayan beyan ortaya koymaktadır.
***
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Sivas?ın hayat damarıdır.
Burada gösterilecek etkin irade, şehrin geleceğine altın bir mühür vuracaktır.
İç çekişmeler, kadrolaşmalar, ayak oyunları, kendi içindeki ?kast sistemi? ile gündemde olan devasa birlikteliğin, bu eski usul algılamalardan artık kurtulması lazım.
Geleceğe yönelip, bilimde, sağlıkta, sanatta, ekonomide büyük mihmandarlığı beklenmektedir.
Sivas?ın arzusu, başa güreşen ve ülkede ilk sıralarda yer alan bir üniversitedir.
Yıllardır heba edilen bu arzuyu, ötelemenin hiçbir anlamı yok.