Yalova?nın il olmasıyla, argo deyimler sözlüğündeki malum eylemden namusu kurtulan, hükmü şahsiyeti kalmasa da makamdan ve geçmişteki erbabından af dileyerek, gündemdeki BÜYÜKŞEHİR YASASI?NA değinmeye çalışacağım.
(Cepheyi geniş aldık, dağılmadan toplarız inşallah.)
Yıllarca insanların birbirini test ettiği ??Yalova nereye bağlı??? sorusundaki; ?İstanbul? cevabının garabetini merak etmeyenler, il ? ilçe düzenlemelerini daha doğrusu indir ? bindirleri, ancak kendi yaşadığı coğrafya ile ilgili olumsuz uygulamalarda öğrenmişlerdir, benim gibi?
Yinede yazının selameti için hatırlayalım;
Cumhuriyetimizin sahibi ve kurucusu aziz! Bürokratlarımızın hafta sonu tatillerini Yalova da geçirmek için, il sınırları dışında üst makamdan resmi izin mecburiyetinden yırtmak için buldukları çözümmüş.
Meşhur hikâyedeki boyacı diyaloğundan ziyade, hafta sonları üst düzey botluğundan söylenmiş olabilir.
* * *
Ülkemizde idari yapısal değişikler bazı ilçelerin il olmasıyla başlamıştır.
Yaklaşık 60 yıl değişmeyen, dolayısıyla RETORİK te 67 olarak adeta ülkenin sıfatlarından biri sayılan şehir sayısı bazıları coğrafi, çoğunluğu da siyasi oy hesaplarıyla değişmiştir.
(Ne güzel, 1 Adana deyip 67 Zonguldak la bitiriyorduk, şu anki sayıyı akılda tutamıyorum.)
Belediyelerde ise, 1984 yılında 3, 1986 ? 88?de 5 ve 1993?te 8 il olarak 16 Büyükşehir olarak oluşmuştur.
* * *
Gelelim kaşınan yerimize, yani şehrimize;
1960 larda ülke nüfusunun %2.25?ini oluşturan kentimiz, şu anda %0.83?ü civarındadır. (627.000)
Kabaca elli yılda tam 3 kat küçülmüşüz.
Yani üçün birine kalmışız.
Büyükşehir düzenlemeleri 30 yıldır yapılırken uygulanan kıstaslar her zaman aleyhimizde sonuçlanmış.
Sağdan saydılar sayımız yetmedi.
Soldan saydılar sağımız tutmadı.
Yani, önceki uygulamalarda merkez nüfus baz alındı. (önce 250.000 sonra 750.000.) Şu anki yasayla genel nüfus baz alındı, maalesef 40 ? 50 yıl öncesi mevcut yeterken, günümüzde oda yetmedi.
Kısmet mi? Yine olmadı, ya da NİYE OLMADI?
Şu anda tamamen sayısal kriterler baz alındığından, ancak nüfusun hızlı göçünden dolayı, en azı mevcut siyasilerden başlayarak geriye doğru tüm siyasiler bu tablodan sorumludur.
Bu durumda, kriter olursa eğer, sadece yüz ölçümü kaldı elimizde.
Tıpkı Moğolistan çölleri (!) gibi?
Yoksa buda mı? Timur un Laneti?
* * *
Yeni yasayla Büyükşehir Bld. Bşk. Lığının il genelinde yetkilerinin artırılmasının doğuracağı siyasi sonuçları analiz etmek ne haddimize, ne bilgimize... Zaten ilgi alanımıza da girmiyor artık (!)
Beldemizde (!) (bu daha yakıştı) ??Büyükşehir olmanın bazı vergileri 2 kat artırdığından aslında olmadığı iyi oldu?? diyen çoklu tapu sahipleriyle, bunun zenginlik ? kalkınma getireceğini sanarak üzülenler grubunun dışında, Büyükşehir lafzını almanın moral ? motivasyonu artırarak, belki katkı yapar diyenlerdenim.
Kıytırık köy irisi belediyelerin, makam arabası ? şoför ? sekreteri, akrabayı talukata bilumum kadroları pay etmelerini görünce, yeni yasaya bir taraftan da sevinmedim desem yalan olur.
Dar alanda pas yapamayanların, geniş alanda ne yapmayacağını! Düşününce eski halimiz daha uygun gibi?
(Aç karna tok teselli.)
Yâda, Allah (cc) ilçelerin yüzüne baktı, yıllarca ilin ne başarısı varda ilçelerine hayrı olacak diye?
* * *
Yeni yasayla genel bütçeden verilen; vergi gelirlerinden ayrılan payın %5?den %6?ya çıkmasıyla belediye bütçesinde %20?lik artış ön görülmektedir.
Bize düşen; önümüzdeki dönemde, önce top yekun ortak aklı ve bunu icraata dönüştürecek siyasi kadroları iş başına getirmek olmalıdır.
NOT: Ne güzel demiş, Tebrizli ŞEMS;
Düzenim bozulur altı üstüne gelir diye endişe etme Nereden bilirsin, Hayatın altının üstünden daha iyi olmayacağını?
