Öğretmenim;
Kurtuluşunu beklerken Pülümür deresinde söndü mü umutlar? Baban seni tereddütsüz tanıdı . Sen su onlar ateş mi oldu şimdi ? Uykusunda ışık görmeyen kara vicdanlar hiç bilemeyecekler senin su gibi berrak olduğunu . Sinsice karanlık kovuklarda saklanırken gün pencereden nasıl doğar hiç yaşayamayacaklar. Hain eller kaybetmeye mahkumdur bilgi üreten ellerin karşısında mutlaka öğrenecekler.
Sen bilgi yolunda sinsice şehit edilen ilk öğretmen değilsin..Niceleri var ? Neşe öğretmen? Daha acısı yüreklerde Aybüke öğretmen ve şimdi de sen?
Kolay mı büyüdün.Kaç sabah uykusu uyumadı baban sen eksiksiz oku diye. Hangi heveslerin hayallerini süsledi bir gün gerçekleşecek diye. Nasıl sevinçler yaşandı üniversiteyi kazandığın gün kimbilir evinde. Ailenden ayrıldığında açlık çektin mi annenin en sevdiğin yemeğine ? Sensiz kimsenin boğazından geçmediğini söylediler mi sana. Kaç kazağın vardı ayaz akşamlarında. Botun su alıyor muydu? Paranı harcarken geridekileri düşünüp babanın sesinden durumunu anlamaya çalıştın mı?
Asılan ders notlarına baktın mı koridor panolarında. Zamanında vermeliyim dersleri diye stres yaptın mı? Heyecandan uykun bölünüp sabah giyinirken elin ayağına dolaştı mı fakülte stajındaki ilk öğretmenlik deneyiminde. Onlarca meraklı göz sana bakarken ellerin terleyip kalbin çarptı mı?
Mezun olmanın sevincini yaşarken acaba atanacak mıyım diye kaç uykusuz gece döndürdü yatağında seni? Sen de içinden geçirdin mi batı şehirlerinden birine atanabilsem keşke diye . Çevrendekiler gitme derken vicdanının sesi , neresi olursa olsun vatan toprağı kutsaldır diye rahatlattı mı seni?
Yeni geldiğin köye çabuk alıştın mı? Görevine başladığın gün sınıftaki masanda oturup şöyle bir geriye doğru yaslandın mı? Onca öğrencinin eline kalem tuttururken tahta da hayatının en heyecanlı en zevkli filmlerini çevirdin mi? Daha iyisini nasıl yapabilirim endişesi duydun mu her gün.Her öğrencini kalbinin bir köşesine yerleştirtirdin mi ? Bir öğrencinin burnu kanasa kendi burnun kanamış gibi acıdı mı? Göz yaşı döken bir öğrencinin hikayesi uykunu böldü mü senin de? Vatan toprağı mübarekmiş çocukların dili her yerde aynıymış dedin mi? Şöyle sınıfın arkasına geçip öğrettiklerini bilgi bilgi işleyen miniklerini seyredip en büyük hazzı yaşadın mı? Yöntemlerini tekniklerini telefonda uzaktaki arkadaşlarına heyecanla anlattın mı? İlk maaşını harcarken alın terim dedin mi? Anneni her gece senin için endişelenmesin diye sık sık arayıp rahatlattın mı?Kışın ardından baharı özledin mi? Yaz tatili hayali kurmadın mı öğrencilerinle beraber ?
Geleceğin için heveslerin var mıydı? Kalbin bir başka kalp için çarptı mı? Seninle birlikte istediğin her şey Gümüşhane´ye varamadan Pülümür de mi kaldı?
Güzelliği ,birlik beraberliği, vatanı, milleti anlamaktan uzak acımasız vicdanlar anlayabilir mi seni?
Bir yok oldun, binlerce yürek açtı senden.Öğrencilerin seni zihinlerine kazıdı böyle bir sonu hatırlamak istemeseler de. Işıklarını yakan elleri unutmayacaklar. Halka halka büyütecekler seni, anlata anlata. Böylelikle silah tutan ellerin, kalem tutan ellerle tükeneceğini bilecekler.Aydınlık yolların gönüllü bekçisi çok olur.
Senin bıraktığın yerden bayrağı devralan meslektaşların sırada. Senin tuttuğun yürekleri senin bıraktığın yerden alıp vatan, millet, insanlık değerleriyle ilmek ilmek örecekler? Sevgi ile büyütecekler. Bu vatan için feda olmuş her bir şehidimiz gibi senin de ruhun şad olsun? Alnından öpüyorum öğretmenim?
Yaz tatili için Urfa Siverek´ten memleketi Gümüşhane - Torul´a giderken Tunceli-Pülümür karayolunda 16 Haziran´da yolu kesilip kaçırıldıktan sonra şehit edilen öğretmen Necmettin Yılmaz´ın anısına bütün eğitim şehitlerine?