Ramazan
Ramazanda; sabırla kendimizi ölçeriz . Elimizden dilimizden çıkacakları tutarız. Kibri çöpe atarız. beğenmediğimiz şeylerin belki başkalarının hayalleri olduğunu hatırlarız. Sahip olduklarımızın değerini bir kez daha anlarız.Eğer özümüzün iç muhasebesini yaparak bir silkelenmeye, senin yaşadığını yaşamama tercihinde olanlara tahammül ve saygı göstermeye vesile oluyorsa ramazan ne mutlu bize.Bizde olanı; eşimizle dostumuzla , ihtiyacı olanlarla paylaşabiliyorsak, aynı sofranın başında birikebiliyorsak büyük küçük hepimiz, her nerede yaşanıyorsa bu tatlı telaşlar, oralara benden selam olsun. ( Kendim de dahil olmak üzere ekmeğin ve bir lokma yemeğin çöpe girmediği bir ramazan ruhu ve bunu hayat prensibi yapmayı becermek arzusuyla.)
***
Beş Kere Beş Yirmibeş
Sevdiğim bir arkadaşımın öğrencilerinden biri koridorda yanıma geldi. Bana:?Öğretmenim bizim sınıfa gelebilir misiniz? ? dedi.Biraz şaşırmama rağmen gittim.Sınıfa girdim.Arkadaşımın canı biraz sıkkındı.Bir iki dakika sohbetten sonra dersi bölmemek için daha sonra görüşürüz dedik.Tam ayrılacakken aynı öğrenci yanımıza geldi.?Öğretmenim mutlu oldunuz mu? ?Arkadaşım şaşırdı . O devam etti.?Bugün üzgünsünüz, hem ağladınız ya arkadaşınız gelince mutlu olursunuz diye düşündüm.? Biz şaşkınlıktan birbirimize bakakaldık. Söyleyeceğim şu ki:Çocuğun öğretmeninin acısını hafifletmek için yaptığı şey akademik olarak öğretilebilecek bir bilgi değildir. Beş kere beşin yirmi beş olduğunu çocuk her yerde, her zaman öğrenebilir.İnsani vasıfları bir çocukta biriktirmek zaman içinde çeşitli olaylar yaşandıkça sınıf içinde ve ailede olur. Öğretmendeki ve ailedeki duyarlı yaklaşım çocuğa geçer.Güzel değerleri ancak güzel değerleri taşıyanlar öğretebilir.Hatta bunu anlatarak değil, örnek olarak yaparlar. (Bu sınıfın panosunda asılıiki fotoğraf var. Üç kız öğrenciden biri öğretmeninin hırkasını giymiş, biri gözlüğünü takmış, diğeri de çantasını.?Biz sen olduk öğretmenim.? yazmışlar altına. Öğretmen de onların tokasını , bilekliğini takmış yantaraftaki resimde ?Ben de siz oldum?yazmış. )
***
Öz
İnsan olmak?Kimliğimiz, kişiliğimiz duruşumuzla gittiğimiz yol bazı değerleri taşımayı gerektirir. Doğruluk, dürüstlük, adaletli olmak, vicdan, görevini hakkıyla yerine getirmek ve bir çok başka şey?Bunlardan birini çiğnedin mi kişiliğini dik tutan ayaklardan birini zedelemişsin demektir.Hem bu vasıfların bazılarını rahat rahat çiğneyeceksin hem de mağrur bir tavırla başkalarını eleştireceksin. İnsan dönüp bir kendine bakmalı. Kurum, kişilik ve insanlık ahlakı bunu gerektirir.
***
Üstünden epey vakit geçti biliyorum ama söylemesem eksik olurdu
Yakın zamanda başbakan değişikliği oldu. Sosyal medyada yeni başbakanın eşi Semiha Yıldırım´ın dış görünüşüyle ilgili hadsiz mesaj ve eleştiriler paylaştılar.Kadın erkek ayrımı olmaz, aslolan insandır.Ancak eleştirileri yapanların çoğunluğunun kadın olması manidardır. Hemcinsini ikinci sınıf bir kadın vurgusuyla aşağılamak acımasızlıktır. O,başka herhangi bir vasıf gerektirmeksizin insandır.Bunun ötesinde onlarca insan yetiştirmiş bir öğretmendir.Kendin gibi görüneni, düşüneni yüceltmek senin gibi görünmeyeni düşünmeyeni aşağılamak tamamen kişinin insanlık anlayışıdır.Zalim veya vicdanlı olmak bir terazinin iki kefesidir.Hangisi ağır basarsa kişiliğin odur.
***
Bitmeyen Acı Günler
Her gün yine ocaklara ateşler düşüyor . Çocuklar babasız, ocaklar başsız, anneler, babalar evlatsız kalıyor.Mübarek ramazan gününde Allah şehitlerimize rahmet ailelerine bol sabır versin. Ordu Ünyeli şehit Kerim ÖRTÜCÜ´nün Sosyal medya sayfasından:
Uğruna ölmekse eğer seni yaşatmak,
Bin defa ölürüm.
Adına leke sürdürmem .
Namustur bayrak ve sancak
Aksada kanım ,
Korkma haini güldürmem.
***
Gülümsüyorum
Birlikte alışverişe çıktığı arkadaşına eline aldığı hırkayı gösterir:?Nasıl ? der. ?Çok güzel, ben giyemem ama sana yakışır.?
Sevdiğim Sözler
Mevlana´ya sormuşlar: ?O kadar okursun , yazarsın. Ne bilirsin? ?Mevlana: ?Haddimi bilirim.?