Züleyha Üstün


Bir Gidiş Ki...


BİR GİDİŞ Kİ?

Ardımıza bakmadan dosdoğru gidiyoruz.Nasıl bir gidiş bu?Nereye doğru.

HANİ BİZ :

Etrafımızdaki komşuların kim olduklarını bilerek farkında olmayı, pişen yemek komşuya kokmuştur diye komşuya götürerek elindekini paylaşmayı, bakkala giderken ihtiyacı olanların eksiklerini de alarak iyilik yapmayı,etrafımızdaki komşu eş dost akrabaya düğünlerde, davetlerde  destek vererek dayanışmayı, kahvehanelerde  demli çaylara çerez yapılan sizin parti bizim parti atışmalarını günlük hayata taşımadan,ilişkileri  de  etkilemeden dozunda bırakarak  samimiyeti, ihtiyacı olanı ifşa etmeden destekleyerek yastığa huzurlu baş koymayı ve onlarca güzel hasleti hayatın akışı içinde öğrenmistik .Bu kadar güzelliklere büyüdük madem  bu halimiz ne? Bu kadar nasıl değiştik.Nasıl dağıldık ?  Artık  toz pembe bakamıyorum tabii ki .Bu kadar teknoloji k gelişmelerden sonra internet , sosyal medya,  televizyon gibi pek çok etkenin topluca hepimizi sardığı aşikar. Akıntıya kürek çekmek kolay değil elbette.Biz artık : Çok biliyoruz, çok akıllıyız, çok korkususuz, çok eğitimliyiz, çok verimliyiz, çok inançlıyız, her anlamda,çok farkındayız, çok gözlemciyiz  ,en doğrusuyuz en ?en?en ?  Biz ve bizim gibi düşünenler?. Ya diğerleri?  Onlar bizden olmayanlar, bizim gibi düşünmeyenler, çok bilmişler, çok çok ahlaksızlar, çok yozlar , çok cahiller, çok  inançsızlar çok yobazlar, herkese göre değişen nice çok? çok?çok?

 Bu kadar uçurumun arasında birbirimize  uymayan frekanslarda tepişip duralım. Hepimiz tozu dumana katalım?Kimse kusura bakmasın. Herkesin kendine göre bir dünyası var. Herkes kendi  dünyasının ekseni etrafında dönmeyi ister.Öyle yaşar, öyle sever. kendi fikirlerine dahil olmayan ya da kendisinin dahil olamadığı inanç ya da düşünce ile karşı karşıya kaldı mı, başkasının özgürlük alanının sınırlarına vardı mı orada durmayı bilmeli .İşte gerçek insanlı,  kişilik   orada  belli olur.

***

İçimiz Sızlamalı Biraz

        Dünyanın  en acımasız,  en affedilmez ayıplarından biri olan taciz vakası  yaşandı.  İnsanlığımız yerin dibine batsın. Her kesimden insanlar olarak çıkıp dabu çocuklar hepimizin,  onların yaşadıkları telafi edilemez yaradır diyemedik. Devlet yetkililerimiz, kurum yetkilileri, bu işte kusuru olan hiç kimse çıkıp önceliğimiz çocuklardır diyemedi. Bu kurumların denetimi konusunda ortak bir noktada çığlık atıp ses veremedik.. Ya bazı düşünce sahipleri  bu olayı fırsat bilip bütün benzer kurumları tacizci, tecavüzcü sapık ilan etti, vurdu da vurdu... Ya dabir kesim  hep sustu ses vermedi , Ayıklanması gereken  ne varsa denetlensin diyemedi. Bizlerin başına ne geleceğini bilemediğimiz şu  dünyada suça sessiz kalmakla  alayına suçlu muamelesi yapmak da  benim gözümde aynıdır. Her ikisi de sınıfta kalmıştır.

***

  Bu Devirde Herkes Aydın

Aydın insan olabilmenin tarifini şeklen yapamazsınız.Sığ bir görüşe sahip,düşüncesine körkütük saplanmış başka düşüncelere dar bir kalıpta bile tahammül göstermeyen insandan aydın insanolmuyor yazık?

?Aydın insan: Milli değerlerini, inandığı değerleri, evrensel  değerlerin içinde kaybetmeden dengeli bir şekilde koruyan, kültürüne sahip çıkan,okuyan,  dünyayı ,teknolojiyi , gelişmeleri takip edebilen, düşünebilen,geniş hoşgörüye sahip, çevresine iyimser düşünceler aşılayarak geliştirmeye çalışan; sorunlara, sorumluluklara,  çevreye, ve en önemlisi insana duyarlı olan, Herkese ve her düşünceye esneyebilen,  makamların mevkilerin değil; insan olmanın öz değerlerinin önünde eğilebilen  kişidir.

 ***

 Cam Kırıkları

  Korkarım ki bu gidişle bizden sonra gelen nesil önümüze cam kırıkları gibi dölkülecek.Ayaklarımızı , ağzımızı, elimizi kestikçe kanayacağız.Ne görüyorlar bizden sevgiyi mi? Anlayışı mı ? İyimserliği mi? Doğruyu mu? Neyi ? Biz bangır bangır bağırdıkça ayrıştıkça aramıza  okyanuslar soktukça  bizi örnek alacak öteki rengin çocukları olacaklar.Sokaklar tehlikeli ;evine, içine kapanan çocuklar olarak  akıllı telefonların elinde kalacaklar .Kırıp dökecekler , dövecekler, öldürecekler, level atlayacaklar, ya sonra ?Sonrasını  söylemeye gerek yok . Hepimiz biliyoruz zaten.

 Biz düzelmedikçe , kendimize gelmedikçe  , hiçbir şey düzelmez? Saydam pırıl  pırıl camdan çocuklarımız kırılmasın. Bizi kanatan cam kırıklarını istemiyorsak, bir parça umudumuz olacaksa eğer geleceğe dair; camı kırmamak üzerine olmalı . Hangi değerlerle büyüdüğümüzü hatırlayalım, sorumluluk alalım. Düşüncelerimiz ayrı bile olsa yanlışa topyekün  karşı bir ses olalım...

? Bütün kötülüklerden korumak adına ?Çocuklarımızın varlığına hepimizin varlığı koşulsuz armağan olsun??

 ***

*** Sevdiğim Sözler:

EN UZAK MESAFE
En Uzak mesafe ne Afrika´dır
Ne Çin,
Ne Hindistan,
Ne Seyyareler,
Ne yıldızlar,  geceleri ışıldayan,
?En uzak mesafe iki kafa arasindaki mesafedir birbirini
anlamayan.....?

                                                                               CAN YÜCEL