İbrahim Balaban


Buhara´dan SİVAS´a X.Bölüm


Ankara´daki EBASCO Personel Sorumlusunun yardımıyla Keban Barajının EBASCO Services Sekreteri İsmail Ataman´dan yolculuğum hakkında malumat aldım. 9 Nisan 1970 Perşembe günü saat 08:00 de Ankara Esenboğa Havalimanından kalkan uçakla 09:25 de Diyarbakır´a vardım. Tedirginliğim vardı ama sorarak ulaştığım Elazığ´a yolcu taşıyan dolmuş minibüsüyle 3 saat süren değişik çevre ve sıcakkanlı insanların arasında yolculukla garaja indim. Vakit de öğlen olmuştu yarım saat sağı solu inceleyip beynelminel bir baraj inşaatının sebep olduğu hareketliliğin göze çarptığı şehirdeki minibüs ile Keban Barajına saat 16:00 da geldim.

      DSİ Keban Barajı 16. Bölge Müdürlüğü ile aynı binayı kullanan EBASCO SERVICES INCORPORATRED Proje ve İnşaat Kontrol Sorumlusu Amerikan Şirketinin Genel Sekreteri İsmail Atiman Beyle görüştüm. Beni Şirketin Amerikalı Müdürü R.B. Jackson ile tanıştırdı.Mr. Jackson Ebasco  Mühendislerinin ikameti için kullanılan iki katlı bekar lojmanının üst katında tek kişi olarak kalabileceğim manzarası iyi bir odaya yerleşmemi sağladı. Odamda tek kişilik bir yatak bir çalışma masası ve sandalye WC ve küvetli banyosu vardı. Her mühendise müstakil odalar veriliyordu.

        Bölge Müdürlüğü yerleşkesinde şunlar vardı:

1-      DSİ  Keban Barajı 16. Bölge Müdürlüğü

-          İnşaat Bölge Müdür Yardımcılığı

-          Makina Bölge Müdür Yardımcılığı

-          Elektrik Bölge Müdür Yardımcılığı

-          Harita Bölge Müdür Yardımcılığı

-          Jeoloji Bölge Müdür Yardımcılığı

-          Kamulaştırma Hukuk İşleri Bölge Müdür Yardımcılığı

-          Tanıtım Bölge Müdür Yardımcılığı

2-      Makine ve İkmal Baş Mühendisliği

3-      Bekar Mühendis Lojmanı

4-      Bekar İşçi Lojmanı

5-      A Kulübü Yemek ve Sosyal Tesis Binası  (Teknik Personel için)

6-      B Kulübü Yemek ve Sosyal Tesis Binası  ( Formen ve işçiler için)

7-      Bölge Müdürlüğü ve DSİ Mühendisleri Aile Lojmanları

8-      Ebasco Şirketi Müdürlüğü ve Mühendis Aile Lojmanları

9-      Keban Barajı İlkokulu

10-  Sinema ve Sosyal Aktivite Salonları

11-  Torna Tesviye ve Araç Bakım Atölyesi

12-  Marangoz Atölyesi

13-  Malzeme Depoları 3 Adet

14-  Hangar

İkinci günümü eski bir DSİ Yeşilhisar Akköy Barajı Kontrol Mühendisi olarak selamlaşıp tanışmak için Keban Barajı 16. Bölge Müdürü Turan Esen Beyi, Müdür Muavinleri Ali Canpolat Beyi, Celal Erdem Beyi, Jeoloji Mühendisi Selami Seyhun Beyi, Harita Mühendisi Selami Uca Beyi, İnşaat Mühendisi Gülçin Hanımı, Baraj Tanıtım Mühendisi Atıl Beyi, Elektrik Mühendisi Nihat Beyi ziyaret ettim. 

Üçüncü gün bünyelerinde çalışacağım Proje-Kontrol Sorumlu Firması olan EbascoSevicesIncorporated yetkili ve çalışanlarıyla tanıştım. Hepsi de konularında çok tecrübeli olan :

1-      BaşMühendis R.B. Jackson

2-      Baş Mühendis J.A. Conwell

3-      İnşaat Mühendisi Mr. Deworsky ( Baraj Kaya Dolgu Sorumlusu)

4-      Jeoloji Mühendisi Norman RossTillford (Enjeksiyon Perdesi, Diyafram Duvarları, Kaya Ankrajları Sorumlusu)

5-      Elektrik Baş Mühendisi Mr. Meritt

6-      İnşaat Baş Mühendisi Mr. Sebring

7-      Jeoloji Mühendisi G.D. Johnson ( Yeraltı Enjeksiyon ve Beton İşleri Sorumlusu)

8-      İnşaat Mühendisi Mr. Fernandes ( Beton İşleri Sorumlusu)

9-      İnşaat Mühendisi John Born ( Beton İşleri Sorumlusu)

10-  Jeoloji Mühendisi İsmail Çiloğlu ( Teknik Ofis Sorumlusu)

11-  İnşaat Mühendisi Yılmaz Bey ( Proje Teknik Ofis Sorumlusu)

12-  Jeoloji Mühendisi Ertuğrul Özbek

13-  İnşaat Mühendisi Naşit Selçuk

14-  İnşaat Mühendisi Alptemur Tanrıöver

15-  İnşaat Mühendisi Yaşar Karabay dı.

      Dördüncü günümü Proje Bürosunda Yılmaz Beyle beraber Keban Barajına ait İnşaat Projelerini inceledim.

      Beşinci gün Taşocaklarını, Kil dolgu ariyet ocaklarını, barajın devam eden inşaat yerlerini gezip inceledim. Beton hazırlama tesisini, beton sıcaklığının taşıma mesafesinde ve transmikserinbekleme zamanı olan toplam iki saat içinde betonun ısınıp katılaşmasını önlemek için kristal buzun belli su miktarı yerine kullanılmasını inceledim. Her beton transmikserinden silindir numune alınmasını inceledim. Bu beton numune silindirleri 7. ve 28. Günlerde presle kırılarak basınç dayanımı tesbit edilecekmiş. Ayrıca slamp ( çökme) hunileriyle de mikserlerden deneyler yapılıyordu. Bunları not ettim.

           Aşağıdaki değerleri Ankara 1974 DSİ Matbaası Tanıtım Kitapçığından aldım.

T.C.

ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANLIĞI

DEVLET SU İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

 

                                                   G. Yayın No: 777

                                                   Grup No       : VIII

                                                    Özel No       : 148

    Keban Barajın ülkemizin enerji sorununa çözüm yolu bulmakta en büyük kaynaklardan biri ve en ekonomik şekilde realize edilebilecek bir proje olarak ortaya çıktığı ve üzerinde en çok konuşulup tartışıldığı 1960-1970 yılları arasındaki 10 yıllık dönemin ilk yarısında ülkemizin ilgili bütün kuruluşlarının desteğini kazanmıştır. Bu arada gerekli dış finansman kuruluşları nezdinde elbirliğiyle yapılan girişimlerden olumlu sonuçlar alınmış, böylece 150 Milyon dolar civarında toplam dış finansman sağlanmıştır.

    Keban Barajı bir mühendislik yapısı olarak ve beklenenden büyük zorluklar ve temel sorunları ile karşılaşılarak gerçekleştirilmiştir. Bu gerçekleştirmenin bu açıdan gerek ülkemiz ve gerekse dünyadaki diğer baraj yapımları için çok yararlı dersler sağladığını söylemek haklı ve yerinde olur.

    Özellikle temel ve jeolojik koşullar bakımından sorunları çok ve ağır olan ülkemizde, benzer büyük baraj ve santrallarının yapımı için gereken milli kadromuzun kurulması ve müteahhitlik ve imalatçı müesseselerin oluşturulmasının kaçınılmaz bir ihtiyaç olarak ve şiddetle belirdiği ve böylece ortaya çıkmış bulunuyor.

Ülkemizelektrik enerji üretimi uzun yıllar yeni hidrolik santralların devreye girmemesi nedeniyle üretim yüzdesi olarak yerli kaynaklar aleyhine bozulmuş ve bu arada kömür kaynağının ihmali sonucu fuel-oil ile çalışan santrallar, ülkemizde üretilen ve %70 i bulan termik enerjinin yarıdan fazlasını üretir hale gelmişti ve geri kalan %30 su ile çalışan santrallarla üretilmekte idi. Keban ilk 4 ünitesi ile devreye girdiği zaman yılda 5 Milyar Kilovat-saat enerji üretecektir. Bu büyüklükte üretim halen ülkemizde üretilen toplam hidroelektrik enerjiyi 3 katına çıkartacak ve ülkemizde üretilen toplam enerji içerisinde hidrolik kaynakların payı %45 e yükselecektir. Diğer bir deyimle Keban Barajı yılda takriben 1.5 Milyon ton fuel-oil ile üretebilecek enerjiye denk bir üretim sağlayacağından dolaylı olarak bu miktar akaryakıtın ithaline ve bedeli olan dövizin dışa gitmesine engel olacaktır. 

Keban Projesinin Kısa Geçmişi:

Ülkemiz yüzölçümünün yaklaşık olarak 1/7 sini kaplayan ve dağlık Doğu Anadolu´nun büyük bir kısmının sularını toplayıp tarihi Mezopotamya ovalarından geçip Basra Körfezine akan Fırat Nehri ve havzası Cumhuriyet´imizin kuruluşundan sonra Türk Teknisyenlerinin dikkatini çekmiş ve ülke kalkınmasına gerek enerji ve gerekse su kaynağı olarak taşıdığı büyük potansiyelle katkıda bulunması için Fırat Havzasının etüt çalışmalarına geçilmiştir.

   İlk olarak 1936 yılında nehir üzerinde Palu, Pertek, Keban Boğazı, Kömürhan, Kemaliye ve Karakaya mevkilerinde akım rasat istasyonları kurularak EİE İdaresince işletilmeye başlanılmıştır. Keban Boğazında kurulacak bir baraj ve santralının yükseklik ve kapasitesi üzerinde EİE ve DSİ´ ce 1950-1960 yılları arasında avan proje niteliğinde çeşitli çalışmalar yapılmış olup bu çalışmalarda Elazığ, Şeker Fabrikasını su basmayacak yükseklikte bir baraj ve 800.000 kW gücünde santral kurulu gücü öngörülmüştür. Bu çalışmalara paralel olarak 1954 yılından itibaren Keban Boğazında sondajlar ve galeriler vasıtasıyla temel araştırmalarına geçilmiş olup 1959 yılında Amerikan Yardım Teşkilatı´nın (ICA)  teknik yardım programı çerçevesinde Amerikan (EBASCO) firmasına ülkenin artan elektrik ihtiyaçlarının ne şekilde karşılanacağının araştırılması yaptırılmış ve tetkik olunan çeşitli alternatifler ve üretim olanakları arasında Keban-Gökçekaya Barajları en uygun hal tarzı olarak görüldüğünden EBASCO Firmasına her iki barajın da kati projeleri EİE idaresince hazırlattırılmıştır.

   Keban Barajının Fırat havzasının ilk ve kilit tesisi olması sebebiyle baraj yüksekliği, göl hacmi ve santral kapasitesinin doğru olarak tespiti için DSİ Genel Müdürlüğünce 1962 yılında merkezi Diyarbakır´da bulunan Fırat Planlama Amirliği kurularak araştırma kademede bütün havzayı kapsayan etüt ve planlamalar ve müstakbel sulamalar dahil olmak üzere bütün imkanlar ve ana tesis yerleri tespit olunarak Keban´da kurulacak bir tesisin ileride yapılacak havzaya şamil planlamalara aykırı düşmemesi için karakteristikleri tespit edilmiştir.

 KEBAN BARAJININ YERİ VE KEBAN BARAJININ SAHASI HİDROLOJİSİ

   Baraj yeri Elazığ´ın 45 km kuzeybatısında, Malatya´nın 65 km kuzey doğusunda olup, Karasu ile Murat Nehirlerinin birleştiği yerden 10 km daha aşağıda nehrin aktığı en dar boğazlardan birindedir. Karasu ile Murat Nehirlerinin birleşmeleri ile meydana gelen Fırat Nehrinin bu birleşme noktasından itibaren ilk uygun baraj yeridir.

   Keban Barajının göl sahasında toplanacak su, ortalama eni 150 km, boyu ise 425 km olan 64.100 km2lik bir sahadan, Fırat Nehrinin, Karasu ve Murat kolları vasıtasıyla temin edilecektir. Fırat Nehri yılın muhtelif zamanlarında çok farklı olan bir akım düzenine sahiptir. Ortalama geçen su miktarı 635 m3/sndir. Nehrin 1 yıl içinde geçirdiği suyun %70 i karların erime mevsiminde, yani Mart ile Haziran ayları arasında geçer. Nisan ve Mayıs ayları ise yılda azami su miktarının geçtiği iki aydır.  Son 30 yıl içinde en az feyezan 1961 yılında 1190 m3/sn, en fazla ise 1968 yılında 6800 m3/sn olarak kaydedilmiştir. ( Saniyede 6800 m3 lük akım 7 dönüm arazinin 1 sn de 1 metre yükseklikte kaplanması demektir.)

KEBAN BARAJININ OTURDUĞU ARAZİNİN TOPOĞRAFYA VE JEOLOJİSİ

 Keban Barajı mevkiine gelmeden önce Fırat Vadisi oldukça geniş ve yayvandır; fakat Keban Boğazında bir anda daralır ve yamaçlar dikleşip sarplaşır. Burada sağ ve sol sahil tamamen çıplak ve sarp kayadır. Nehrin ortalama derinliği 7 metredir. Baraj aksında nehir yatağı 45 metre kalınlıkta bir alüvyon tabakasıyla örtülü bulunmaktadır.

    Keban Barajı, bir çok tektonik olaylara maruz kalmış paleozoik devre ait metamorfik kayalardan oluşmuş, bir temel üzerine oturmaktadır. En üstte beyaz ve pembe renkli karstik, erime boşluklu, mağaralı  kalker ve mermerlerin geniş mostra verdiği zeminin altında kalkşist ve dolomitik siyah kalker tabakaları yer almaktadır. Bu formasyonlar büyük ve küçük çok sayıda fay ve kırık sistemleriyle parçalanmış durumdadır. Bu büyük faylardan biri zeminin düşey olarak  110 metre kadar düşmesine sebep olmuştur. Arazinin jeolojik yapısı DSİ, EİE ve Müteahhit firma tarafından yapılan toplam uzunluğu takriben 70.000 metreye varan sondajlar ve 11.400 metre uzunluğunda açılmış bulunan galerilerden öğrenilmiştir.

KEBAN BARAJINI YAPISI

ÜST YAPI: Keban barajı için iki ayrı baraj tipinden meydana gelen karma bir baraj denilebilir. Kaya dolgu baraj ve beton ağırlık baraj olan bu tiplerden birincisi, esas ana barajı teşkil eder. Kaya dolgu baraj sağ sahil kaya sathından sol sahilde en yüksek noktaya kadar 601,38 metre olarak uzanmakta ve bu noktadan sonra 524,34 metre uzunluktaki beton ağırlık barajı başlamaktadır.

   Barajın üstten uzunluğu 1125,72 metredir. Kaya dolgu baraj merkezde su geçirmeyen bir tabakayı haiz nehir yatağı üzerinde yer alan sıkıştırılmış kaya dolgudan ibaret bir kütle olacaktır. Beton hacmi 1.240.000 m3 olan beton ağırlık barajı, dört ana kısımdan 27 bloktan ibarettir; bunlar kuzey-güney ağırlık barajları 16 blok, su alma giriş yapısı 4 blok ve dolusavak 7 blok olmak üzere kuzey-güney yönünde yer alırlar.

  Beton ağırlık barajının kaya dolgu ile birleştiği noktadan güneye doğru uzanan 99,22 metrelik kısmına kuzey ağırlık barajı, yine beton ağırlık barajının güney ucundan itibaren kuzeye doğru uzanan 213,12 metrelik kısmına ise güney ağırlık barajı adları verilmektedir. Bu iki yapının ortasında su alma giriş yapısı ile dolusavak yapısı yer alır.

   Giriş yapısı, santral binasına yani elektrik üretim merkezine su götüren, 5,20 metre içi çapındaki boruların başlangıç kısımlarının ilk 60 metresinin yerleştirilmiş beton kütle yapıdır. Giriş ağızlarında su ile beraber kütük vs. gibi parçaların girmesini önleyecek ızgaralar ve su alma ağzı kapakları ile bunların kaldırma ve indirme tertibatları yer almıştır. Bu kısım beton ağırlık beton barajının 524,34 metrelik uzunluğunun 88 metresini kapsar. Buradaki yüksekli temelden itibaren 86,60 metredir.

Dolusavak, baraj arkasında meydana gelen gölde fazla olarak biriken suların baraj gövdesi üzerinden taşmasını önlemek maksadı ile bu fazlalığı gövdeye zarar vermeden nehrin mansabına (aşağısına) iletecek beton bir kanaldan ibarettir. 124 metre genişliğinde olan bu kanal gövdenin üzerinden başlayarak ve aynı genişlikte 400 metre olarak devam etmektedir. Gövde üzerinde mevcut 6 kapak ile saniyede 17.000 m3 su tahliye edebilecektir.

  ALT YAPI: Barajın oturduğu zeminin büyük bir çoğunluğu çok karstik bir yapıya sahip olduğundan, muhtemel su kaçaklarını önlemek ve temeli takviye etmek için geniş ölçüde bir yeraltı çalışmasını ve temel ıslahını icap ettirmektedir. Sızdırmazlık perdesini teşkil için sağ ve sol yamaçta 40 metre kot farkıyla alt alta açılmış bulunan, toplam uzunluğu 11.000 metreye ulaşan 3.0 x 3.0 ve 5.0 x 4.6 ölçüsündeki galerilerde, ara mesafeleri 1.5 metre olan iki sıra halinde taban ve tavanda açılmakta olan 5 cm çapındaki enjeksiyon deliklerine 10 ila 20 atm basınç altında çimento şerbeti enjekte edilerek, çatlak ve erime boşlukları tıkanmaktadır. Enjeksiyon için 487.000 metre uzunluğunda delgi açılmış ve 43.000 ton çimento enjekte edilmiştir.

    Enjeksiyonla ıslahı mümkün olmayan kısımlarda ise mağaralar kil ve kalsit dolgulu boşluklar, betonla doldurulmak veya 1,50 metre kalınlığında beton diyafram duvarı inşa edilmek suretiyle perde teşkil edilmektedir. Mağaralara takriben 180.000 m3, diyafram duvarlarına toplam 63.000 m3 beton dökülmüştür.

YENGEÇ MAĞARASI:  Keban barajı temelinde, sol yamaçta, kret seviyesinden 320 metre daha derinde, akstan itibaren membaya (suyun geliş tarafı) doğru genişleyen, takriben 100 x 120 metre ebadında, maksimum derinliği 129 metreye varan içi Fırat Nehri suyundan farklı, ona nazaran daha yaşlı bir yeraltı suyuyla dolu olan, Keban Barajında rastlanılan en büyük mağaradır. Takribi hacmi 100.000 m3 olan mağaranın perde üzerindeki 60.000 m3 lük kısmı betonla doldurulmaktadır.

REZERVUAR SOL SAHİL ENJEKSİYON PERDESİ

Göl alanının sol sahilinde, baraj aksının yakınında, mevcut karstik kalkerlerdeki, asım ve diğer faylardan sızması muhtemel su kaçaklarını önlemek için, EİE İdaresi tarafından enjeksiyon çalışmaları yapılmaktadır. Enjeksiyon perdesi 385 metre uzunluğundaki platform ve 427 metre uzunluğundaki galeriden 250 metre derinliğinde kademeli olarak açılan sondaj deliklerine maksimum40 atm basınç altında çimento şerbeti enjekte edilerekteşkil edilmektedir. Bu iş için toplam 60.000 metre uzunluğunda delik açılmışve enjeksiyonu yapılmış olacaktır.

SANTRAL BİNASI VE ŞALT SAHALARI

    Barajın ana gayesi olan elektrik üretimi, santral binası içinde her biri 155.000 kW gücünde 8 adet jeneratör ile yapılacaktır. Baraj inşaatı bitiminde, 4 tanesinin montajı tamamlanıp işletmeye geçirilecek; öteki 4 taneden ikisi de daha sonraki yıllardaki ihtiyaca göre tesis edilecektir.

   1 No. lu şalt sahası kısmen kaya dolgu barajın mansap eteği önünde ve kısmen santral binasının arkasında yer alır. Ana görevi jeneratörlerden elde edilen 14.400 voltluk enerjiyi 380.000 volta yükselterek; 2 çıkış halinde 2 No.lu şalt sahasına iletmektir.

  2 No.lu şalt sahası ise ana barajdan güney-batı istikametinde ve 8 km uzakta, ortalama 1267 kotunda yer alan 300 x 450 metre boyutunda Türkiye´nin en büyük şalt sahası hüviyetindedir. 1 No.lu şalt sahasından gelen enerji, buradan 380.000 voltluk 2 hat halinde Ankara ve daha uzak mesafelere, 154.000 voltluk hatlarla Doğu ve Güneydoğuya ve 15.000 voltluk hatlarla yakın çevreye iletilecektir.

REZERVUAR (GÖL)

Baraj arkasında biriken suyun meydana getirdiği göl 30,6 milyar m3 olup, 687.318 dönüm araziyi kaplamaktadır. En derin yerinde su yüksekliği 160 metre ve göl uzunluğu doğu-batı istikametinde 125 km dir. Gölün su ile dolamsı için geçecek müddet 6 ay ila 16 ay arasındadır.

 KEBAN BARAJINDA İNŞAAT ÇALIŞMALARI VE KULLANILAN İŞ MAKİNALARI

Keban barajı ana inşaatında çalışmalar gece ve gündüz 24 saat her mevsim bütün hızıyla devam etmiştir. Yalnız kış aylarının çok soğuk günlerinde (-15 C0 altında) inşaat makinelerinin çalışamadığı hallerde, kısa bir süre için çalışmaların durduğu olmuştur. İnşaat çalışmaları tamamen mekanize edilmiş olup, kol kuvvetine asgari derecede yer verilmiştir. Bu çapta bir baraj inşaatında kullanılan makinelerin de aynı oranda büyük olacağı tabiidir; mesela, bunların arasında yd3 ?lük elektrikle çalışan ekskavatörleri, 75 ton taşıma kapasiteli 700 BG lik damperli kamyonları, Caterpiller D8 ve D9 buldozerleri, 60 ton kaldırma kapasiteli kreynleri (vinçleri), 1200 CFM lik kompresörleri, 12 ftlik bıçak boylu greyderleri; 9 5/8 ? lik çaptan 2? çapa kadar değişen delikleri açan çeşitli büyüklük ve kapasitedeki Davey, Francks, Failling, Creillus, Hausherr, Trackdrill, JackHammer ve Diamec 250 sondaj makineleri ile günde 100 ton kapasiteli havalı EvansCornishenjeksiyon pompalarını sayabiliriz.

DERİVASYON TÜNELLERİ VE DİP SAVAK SİSTEMİ

Derivasyon tünelleri inşaatına Haziran 1965 tarihinde ARI İnşaat Şirketi tarafından başlanmış ve hafriyat 1.5 yılda tamamlanmıştır. Tünellerin geçtiği zeminin jeolojik yapısının elverişli elverişsiz olması nedeniyle tünellerin büyük bir kısmının betonla kaplanması zorunluğu ortaya çıkmış, bu kritik durum karşısında ARI İnşaat Şirketinin işi tasfiye olunmuş ve tünellerin betonla kaplanması işi ana inşaat müteahhidine ek iş olarak verilerek, inşaatın 1967 Kasımında bitmesi sağlanmıştır.

       Derivasyon tünellerinin en geniş açıklığı betonla kaplı olduğu yerde 19,39 metre, betonsuz yerde ise asgari 15,46 metredir. 1 No.lu derivasyon tünelinin uzunluğu 709,55 metre ( bu uzunluğun 633 metresi betonla kaplıdır). 2 No.lu tünel ise 740 metredir. ( bu uzunluğun 267 metresi betonla kaplıdır). Tünellerin girişi ve çıkışı arasında 1.5 metrelik bir seviye farkı vardır ve başlangıçta her ikisi birden saniyede 4460 m3 su akıtabilecek şekilde projelendirilmiştir. 1968 feyezanı ise son 30 yıldaki bütün kayıt defterlerinin üzerinde olmuş ve tüneller 5500 m3 su tahliye etmişlerdir; bunda 1 No.lu derivasyon tünelinin %90 nın betonla kaplanmış olmasının büyük rolü olmuştur.

    Derivasyon tünellerinin 2 görevi vardır. Bunlardan birincisi inşaat esnasında Fırat Nehrinin yolunun değişmesini sağlamak, ikincisi ise baraj gövdesi arkasındaki suyun bir miktarını mansaba iletmektir. Gerek güney illerimizin gerekse Fırat´tan yararlanan komşu ülkelerin su haklarını muhafaza etmek üzere bir miktar su 1 No.lu derivasyon tüneli ile mansaba bırakılacaktır. Bu suyun miktar ayarlaması da 1 No.lu tünelin ortasında yer alan bir vana sistemi ile yapılacaktır. Tünellerin birinci görevi inşaat süresince, ikincisi ise su tutulma devresi boyunca devam edecektir.

    Keban barajında dip savak olarak çalışacak 2 ünite ön görülmüştür.

     Birinci ünite 2 No.lu tünel tıkaç betonu içinde yer alan 2 adet kelebek ve 2 adet Howell ? Bunger tipi vanalarla kumandalı boşaltma tesisidir.

    İkinci ünite olarak 7 ve 8 No.lu cebri borulardan 1 No.lu derivasyon tüneli çıkış ağzına su boşaltma tesisi yer almaktadır. Her biri 170 metre boyundaki cebri boruların sonunda, 2 adet Howell ?Bunger tipi vana ile sistem kumanda edilmektedir.

KAMULAŞTIRMA  (İSTİMLAK)

Elazığ, Tunceli, Erzincan, Malatya ve Sivas illerine bağlı 3 mahalle, 59 köy, 3 mezra ve 3 kom (Doğu Anadolu´ya özgü Erzincan ve Tunceli´de yaygın taş evler, ağıl ve çoban kulübesinden oluşan küçük yerleşim) birimi olarak; 8 mahalle, 103 köy, 20 mezra ve 5 kom ise arazilerinin bir bölümü itibariyle su altında kalacaktır. Bütün rezervuar sahasında tapulu 59.000 parsel kamulaştırılmakta olup; bu sahada ve toplam 5170 hanede yaşamakta olan kişi adedi 30.414 dür.  

     Memleketimizin büyük ekonomik fedakarlıklarla sahip olduğu bu muazzam eserin yapımında YENGEÇ MAĞARASItesadüfen bulunmasaydı, acaba gururla faydalarının dile getirildiği göl havzasının doldurularak elektrik üretimi için gerekli olan su kuvvetitürbinleri döndürmeseydi, her yapılan şeyin Vatanımız için felaket olmaz mıydı? İşte bu felaketi üç kişinin tesadüfen önlemesine yardım eden ve HER ŞEYE KADİR  OLAN ALEMLERİN YARATICISINA hamdediyorum. XI. Kısımda bu mukaddes görevimi anlatacağım.