YAS VE KADIN
Kalktı?
Hırkasını giydi.
Camdaki buğuyu sildi.
Balkona çıktı,
Soğuk, sisli bir hava vardı
Tenini ürperten.
Elindeki bezle tozunu aldı korkulukların,
Sardunyanın kurumuş yapraklarını topladı.
Derin bir nefes çekti.
İyi geldi komşudan gelen naneli çorba kokusu.
Yere düşmüş soğan kabuklarını kaldırdı.
Terliği düzeltti.
Odaya döndü.
Komodinin üzerindeki aynayı silmek için,
Kolonyayı aldı raftan.
Evirdi çevirdi,
Yas günlerinden kalmaydı,
Bilekleri ovulurken dökülen.
Vazgeçti,
Bakmadan bıraktı aynayı yerine.
Sessizce yutkundu.
Damlamadı gözyaşları.
Çıktı odadan ,
Mutfağa geçti,
Ocakta yemeği,
Kurulacak sofrası,
Avutulacak çocukları vardı.
z.ü.
SÜKUNET
Sakinlikle de çok şey anlatılamaz mı? Parmaklarını sallaya sallaya haykıranın karşısında hoyratlıkla karşı haykırışlar yerine sükunet. Yazarken bile iyi geliyor insana .Anlatmak için illa yeri göğü inletmek gerekmez. Bu yüzden ortalıkta atar gider yapıp ona buna sataşan, karşılıklı atışmalarla çok biliyormuş havalarına giren insanlara hayretle bakıyorum. Korkuyorum.Sağlıklı ruh, sağlıklı bedene çok ihtiyacımız var...İnsan bu kadar negatif ağırlığı nasıl taşıyabilir. Ne hoş bir sözdür: ?Güzel bakmalı, güzel görmeli, güzel sevmeli?
Bu vazgeçmişlik, yüksek perdeden ses insanı esir etmez mi?Tahammülsüzlükler,vurdumduymazlıklar ?Tılsımlı ışıkların insanı sarhoş eden güzelliğine tezat gecenin örttüğü sabahın kustuğu gerçekler, acılar, acımasızlıklar. Güvenini yitirmiş kuytular. Sanal alemin birbirlerini yerle bir eden sosyal medya savaşlarının tanınmaz hale getirdiği insanlar. İncitmemeli arkadaşlıkları,tüketmemeli dostlukları. Bütün bunların karşısında , okuyan, izleyen, irdeleyen her şeyi ince detay takip eden, etraflıca gözlemleyen,anlatan ,aktaran ,öğreten ve öğrenen ?. İyi niyetli ve samimi olmalı...Hep başkalarını eleştirmekle olmaz.Dönüp bir de kendine bakmalı elbet. Toplumda kapladığımız yer metrenin ölçtüğüyle sınırlanamayacağına göre hatalar, eksikler, yanlışlar olacaktır. Arada bir silkelenmeli özeleştiri yapmalı... Herkesten , her şeyden kaçar insan fakat kendinden kaçamaz? Yükselmeden perde perde sesler bol bol tekrar etmeli : sükunet ,sükunet, sükunet?Hele samimi ve dürüstsen :?İyi bir vicdan, en rahat yastıktır.? der C.Brentena
?
Bu kasvetli, yorucu,çok sesli, karışık duygu ve düşünce havasından kaçıverisi geliyor insanın . Nereye mi ? Kendi içine ?Su sesiyle, ney sesinin birbirine karışan dinginliğini arzuluyor gönül? Şimdi Eyüp Sultan da, avluda çınar ağacının altında ve sabah? Seher vakti serin. Duanın hücrelere kadar işleyişi. Tarihin, maneviyatın insanı saran bu uhrevi atmosferi . Bir tarafta esas dünyaya göçmüşler. Yüzyıllardır hatırlatırlar eğilmiş, güngörmüş başucu taşlarıyla, bağlandığımız dünyanın gelip geçici olduğunu. Kaç kez dönmüştür üzerlerinden dünya ve güneş?Nice insanların ayak sesleri duyulmuştur kimbilir. Koşulsuz teslimim yüzleşirken yürek ve akıl.Eller semada, nazende bir irkiliş.Su ve ateş zıtlığı kıvamında varlık ve hiçlik.Huzura doğru arınmak ve yol almak içteki derine doğru?
İÇİMİ ACITAN
Boğazın sularına atılıp arkasından bakılan kundaktaki bebek .Dünyaya kimin kucağına geldiğini bilmeden, okşanıp sevilmeden, büyüyemeden veda eden kelebek ömürlü masum .Aylar öncesinden odası boyanan, giyeceği çoraptan , yıkanacağı sabuna kadar hazırlanan heyecanla ,hevesle özlemle beklenen bebeklere inat yalnız, sessiz , eksik? Her şeyin sığdığı şu dünyaya bir sen sığdırılamadın da gelip geçtin ya.İnsanlığımız senden önce suyun derinliklerinde battı gitti.
GÜLÜMSÜYORUM
Bindiğimiz taksinin bizim bile bilmediğimiz yollardan en kısa mesafeyi kestirerek bizi gideceğimiz yere götürmesine gülümsüyorum.Kazancına haram katmayan vicdanlı insanlar çoğalsın.(Yakın mesafeye gideceğini öğrenince yüz ifadesi değişenleri de unutmuyorum)
SEVDİĞİM SÖZLER
?Kolay değildir mum olmak!
Işık saçmak için yanmak gerek!?
Hz. Mevlana